Savcının rehin alınmasını internet üzerinden dışarıya duyurarak, savcının serbest bırakılması için talepler 5 madde ile sıralandı:
1- Berkin Elvan’ı katleden polislerin canlı yayına çıkarak itirafta bulunmaları,
2- Polislerin Halk Mahkemelerinde yargılanmalar,
3- Bugün kadar, Berkin Elvan için yapılan eylemlere katıldıkları gerekçesiyle haklarında soruşturma açılan, işten atılan, tutuklanan herkesin suçlamalarının kaldırılması,
4- Bu üç saatin ardından güvenli bir şekilde ayrılmalarının sağlanması,
5- Oluşturulacak bir heyetle iletişim kurmak.
Oluşturulacak heyette bulunmasını istedikleri kişiler ise şunlardı: Ümit Kocasakal, Sezgin Tanrıkulu, ÇHD’den bir avukat, Halk Meclislerinden bir kişi.
“Haklı olan bizleriz. Buna inanıyoruz.”
Canlı röportajda 19 Aralık katliamını ve 30 mart Kızıldere’yi de hatırlatan devrimciler, adaletin sağlanacağını söylediler ve şu sözleri sarf ettiler:
“Buradan Berkin Elvan’a ve tüm gezi şehitlerine, Ali İsmail Korkmaz, Ethem Sarısülük, Abdullah Cömert, Medeni Yıldırım ve diğer gezi şehitlerinin ailelerine buradan selamlarımızı gönderiyoruz. Onları çok seviyoruz. Şehitlerimizi de çok seviyoruz. Ve onların hesabının sorulacağını defalarca söylemiştik. Bugün de o hesabın sorulma günü, onun bir parçasıdır. İçleri rahat olsun. ”
Eylemin başlangıcında verilen üç saatlik süre yapılan görüşmelerle uzatılırken, arabulucular ile yapılan görüşmeler neticesinde, taleplerini sadece katil polislerin açıklanması olarak netleştirerek, yanıt beklediler. Bu görüşmeler sırasında, Berkin Elvan soruştırmasına ilişkin bir çok belgeyi yayınlayarak, şüpheli olan polislerin tamamının isimlerini ortaya çıkardılar.
Saat 20:00’ye kadar süren görüşmeler neticesinde, talebin kabul edildiğine dair haberler çıkarken, açıklamayı görüşen avukatlarla birlikte yapması istenen emniyet yetkililerinin bunu kabul etmemesi neticesinde görüşmeler kesilmiş, arkasından özel tim’in saldırısı ile iki devrimci, Şafak Yayla ve Bahtiyar Doğruyol direnerek hayatını kaybederken, savcı M. Selim Kiraz da, polisin saldırısı sonucu hayatını kaybetti.
Devlet, halk düşmanı olduğunu bir kez daha kanıtlayarak, savcısının hayatını korumak yerine katil polislerini koruyarak bir katliama daha imzasını atmış oldu.
Devrimcilerin cenazeleri kaçırıldı
Şafak Yayla ve Bahtiyar Doğruyol’un cenazelerinin ertesi gün, Gazi mahallesine getirilerek tören yapılmasını engelledi. Bunun için gün boyunca, Adli Tıp önünde toplanan insanlara saldırarak, gözaltına alarak terör estirdi. 31 Mart akşam saatlerinde cenazeleri kaçırarak, Şafak Yayla’nın cenazesini Giresun’a, Bahtiyar Doğruyol’un cenazesini Ankara’ya götürdü.
Bahtiyar Doğruyol’un cenazesi gece saatlerinde Ankara, Karşıyaka mezarlğına defnedilirken, 1 Nisan günü, Halk Cephesi’nin çağrısı ile toplanan kitle tarafından anma töreni gerçekleştirildi.
Şafak Doğruyol’un cenazesi, Giresun’da bulunan köyünde, bir grup faşistin jandarma gözetiminde saldırısına uğradığı bir ortamda defnedildi.
Berkin için adalet isterken şehit düşen iki devrimci, Şafak Yayla ve Bahtiyar Doğruyol ölümsüzdür!