Şimdiye kadar farklı gençlik örgütleri öncülüğünde direnen savunma güçleri, artık ‘Yekîneyên Parastina Sivîlan’ (Sivil Savunma birlikleri) şeklinde örgütleniyor.
Cizre’den sonra Amed’de YPS ilanı yapıldı. Yazılı bir açıklama ile Amed halkına çağrıda bulunan YPS Amed komutanlığı, ‘’Amed’de direnen tüm örgütlü halk güçleri olarak YEKÎNEYÊN PARASTINA SIVÎL-AMED (AMED SİVİL SAVUNMA BİRLİKLERİ) adı altında birleşme kararı aldığımızı yurtsever Amed halkına ve demokratik kamuoyuna ilan ediyoruz’’ dedi.
YPS Amed Komutanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, Kürdistan’da yürütülen devlet terörü ve halk direnişine dikkat çekildi. Açıklamada, ‘’Kürdistan ve Ortadoğu coğrafyasında 20.yüzyılın başında oluşturulan sömürgeci düzen geldiğimiz aşamada halkımızın, Önder Apo öncülüğünde geliştirdiği 40 yıllık mücadele ve uluslararası yeni gelişmelerden dolayı artık iflas etmiş durumdadır. Bu gelişmeyi değerlendiren Önderliğimiz ve Özgürlük Hareketi, başta Kuzey Kürdistan ve Türkiye olmak üzere dört parça Kürdistan’da ve buna dayanarak Ortadoğu’da halkımızı için eşit, demokratik ve özgür yaşamı esas alan bir sistem oluşturdu’’ denildi.
“Kürt gençli̇ği̇ di̇reni̇yor”
AKP’nin yönetimindeki TC devletinin son yıllarda Bakur ve Rojava’daki saldırılarına dikkat çekilen açıklamada şöyle denildi;
“Bütün bu saldırılara karşı, başta bilinç kazanmış ve örgütlenmiş Kürt gençliği olmak üzere, tüm halkımız bu hukuksuz ve düşmanca saldırılara karşı YDG-H öncülüğünde kendi yaşam alanları olan sokaklarını, mahallelerini ve şehirlerini savunmak zorunda kaldı. En meşru hak olan kendini savunma hakkına ise Tayyip Erdoğan’ın faşist çeteleri en sert şekilde saldırdılar. “Taş atan çocuklar” adıyla kategoriler oluşturup Kürt çocuklarını fişlediler. Yetmedi, çıkardıkları yasalarla Kürt gençlerinin infazlarını meşrulaştırmaya çalıştılar. En son Kürdistan şehirlerinde kendi kendilerini yönetme kararını açıklayan halk meclislerinin özyönetim taleplerine karşı geliştirilen saldırıları önlemek için açılan hendek ve barikatları bahane yaparak tank ve toplarla şehirleri kuşattılar, aylarca süren sıkıyönetim uygulamalarıyla, topyekun imha operasyonlarıyla bizi yok edeceklerini ilan edip saldırıya geçtiler.”
“Di̇rendi̇k, di̇reneceği̇z”
“Hiç şüphe yok ki özgür Kürtler olarak başta Cizre’de, Nusaybin’de, Farqin’de, Sur’da, Gever’de, Kerboran’da, Derik’te olmak üzere örgütlü olduğumuz her yerde direndik, direneceğiz. Taşlarımızla direneceğiz, molotoflarımızla direneceğiz, silahlarımızla direneceğiz. Barikatlarla, hendeklerle, onbinlerle sokaklaraa dökülerek direneceğiz. Onlar ‘yok edeceğiz’ diyerek bir halka soykırım dayattıkça, biz varlığımızı savunacağız. Çünkü bu Kürt halkının demokrasi ve özgürlük arayışçılarının varlık ve yokluk mücadelesidir. Sadece direnmekle sınırla kalmayacak, yaşadığımız her yerde demokratik özgür yaşamı inşa edeceğiz.”