Hak ihlalleri arasında sivillere yönelik kanunsuz öldürmeler, sivillerin kitlesel olarak zorla yerinden edilmesi ve özel mülke yönelik yaygın ve hukuksuz tahribat gibi ihlaller yer alıyor. Ağustos ayından bu yana 22 kent ve mahallede, “sokağa çıkma yasakları” ilan edildiğinin belirtildiği raporda, bu yasakların yapılan hak ihlallerinin sivil toplum örgütleri, gazeteciler ve avukatlar tarafından araştırılmasına da engel teşkil ettiği ifade edildi. İnsan Hakları İzleme Örgütü Türkiye araştırmacısı Emma Sinclair-Webb’in “Türkiye hükümetinin Güneydoğu’da birçok bölgeyi fiilen abluka altına almış olması, bir şeylerin örtbas edilmeye çalışıldığına ilişkin şüpheleri besliyor” şeklinde konuşmasına yer verilen raporda, “Türkiye hükümeti Birleşmiş Milletler’in ve sivil toplum gruplarının orada olup bitenleri belgelendirmek amacıyla bölgeye girmesine hemen izin vermelidir” denildi.
‘En az 338 sivil öldürüldü’
355 binden fazla insanın göç etmek zorunda bırakıldığına değinilen raporda, “Çatışma yaşanan yerlerde en az 338 sivil öldürüldü” ifadesine yer verildi. Rapor’da Cizre’de görev yapan avukatların derlediği raporlara göre; 14 Aralık 2015 ile 11 Şubat 2016 tarihleri arasında 11 çocuğun da bulunduğu en az 66 Cizrelinin ateşli silahla vurulma veya havan topu patlaması sonucu öldüğü belirtildi. Ayrıca HRW’nin görüştüğü tanık ve mağdurların, güvenlik güçlerinin beyaz bayrak taşıyan sivillere ateş açtığı ifadelerine yer verilen raporda, “Eldeki bilgiler, güvenlik güçlerinin kuşattıkları üç binanın bodrumlarında mahsur kalmış, aralarında silahsız sivillerin ve yaralı savaşçıların da bulunduğu 130 civarında insanı öldürdüklerini de gösterir nitelikte” denildi. Çatışma yaşanmayan mahallelerde bazı sivillerin öldürüldüğünün belirtildiği raporda, HRW’nin Nisan ayından bu yana tanıklarla görüşmesinin polislerce engellendiği hatırlatıldı.
‘Beyaz bayraklı siviller öldürüldü’
Raporda, Sinclair-Webb’in şu tespitine de yer verildi: “Aralarında çocukların da bulunduğu, beyaz bayrak sallayan, ya da bodrumlarda mahsur kalmış sivillerin, Türkiyeli güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğü yönünde inandırıcı anlatımlar var ve bu anlatımların varlığı alarm zillerinin yüksek sesle çalmasına neden olmalıydı. Cizre savcılığının, mağdurların adalet arayışına yanıt verebilecek tam, etkin ve bağımsız bir soruşturma yürütmesi gerekiyor.”
‘Deliller infazı gösteriyor’
“Bodrumlarda mahsur kalmış 130 civarındaki kişinin ölümünün de tam olarak soruşturulması gerekiyor” ifadelerinin yer aldığı raporda, ortaya çıkan delillerin bu insanların infaz edilmiş olabileceğini işaret ettiği belirtildi. Bodrumlarda mahsur kalmış insanlar için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurulduğunun hatırlatıldığı raporda, AİHM’nin tedbir kararı verdiği 5 kişiden sadece birine tedavi hakkı sağlandığı ifade edildi.