Sosyal-İş Sendikası ile Metro Grosmarket arasında yürütülen 6’ncı dönem toplu iş sözleşmesi, kamuoyuna duyurulan grev kararından bir hafta sonra anlaşma ile sonuçlandı. İşveren teklifini, “mevcut hakların ciddi biçimde gerilemesine yol açacak nitelikte… Üyelerimizin 11 yıllık kazanılmış hakkının geriye götürülmesi kabul edilebilir değildir” diyerek grev kararını açıklayan Sosyal-İş’in işverenle ‘çatışmama’ üzerine yürüttüğü sendikacılık anlayışının faturası işçilere çıktı.
İmzalanan sözleşmeyle işçiler sendikanın ifade ettiği gibi ciddi hak kayıplarına uğrarken, grev ilanını duyurusunu yaptıkları için İstanbul Kozyatağı ve Bursa Nilüfer mağazalarından işten atılan 10 işçinin durumu ise gündem dahi yapılmadı.
İkramiyeler ve asgari ücret gasp edildi
Toplu iş sözleşmesi Metro mağazalarında çalışan sendika üyesi 3.500 dolayında işçiyi kapsıyor. İmzalanan sözleşmeyle işçilerin yılda 4 ikramiye hakkı 2015 yılı ücretine giydirilerek ortadan kaldırıldı. 2016 yılı Ocak ayından geçerlilik kazanan yüzde 30 asgari ücret zammı ise dışarda bırakılarak açıkça gasp edildi.
Yürürlükteki 1300 TL asgari ücretle çalışan bir işçinin brüt maaşı 1.647 TL’dir. Kazanılmış hak olan 4 ikramiyenin 2015 yılı ücreti baz alınarak maaşlara giydirilmesiyle işçilerin AGİ dahil 1000 TL olan net ücreti 1.333 TL’ye, brüt ücreti ise 1.650 TL dolayına gelmiş oldu. İşveren bu yolla asgari ücret niyetine işçiler için ciddi bir rahatlama olanağı olan 4 ikramiyeyi gasp etmiş oldu.
Yeni alınacak işçinin de hakları tırpanlandı
Sözleşmeyle işe yeni alınacak işçiler için kademe sistemi getirildi.
Daha önceki toplu sözleşmelerde kıdemli ve yeni işçiler aynı haklardan aynı oranda yararlanıyordu. Yeni sözleşmede kademe sistemi getirildi. Bu sisteme göre hizmet süresi 0-1 yıl olan işçiler sözleşme kapsamındaki ödemenin yüzde 50’sini, 1-2 yıl olan işçiler ödemenin yüzde 75’ini, 2 yıldan fazla olanlar ise tamamını alacaklar.
Örneğin, bu durumda yeni işçi sözleşmede yer alan; giyim, yakacak, bayram, yılbaşı, yıllık izin gibi sosyal hak ve ikramiye farkından oluşan yıllık toplam brüt 8.230 dolayındaki hakların ancak yarısını alabilecek.
Sıfırlı, enflasyonlu sözleşme!
Sözleşmede 2016 yılı kayıp yıl oldu… 2015 esası üzerinden bitirilen sözleşmede 2016 yılı için herhangi bir ücret artışı söz konusu olmazken 2017 yılında 2016 yılı TÜFE enflasyonu oranında ücret artışı, 2018 yılında ise 2017 yılı enflasyon oranı artı 1 puan ücret artışı sağlandı.
Sosyal haklarda 2016 yılı için yüzde 3-4 oranında artış yapılırken 2017 yılı ve 2018 yıllarında bir önceki yılın enflasyon oranı kadar artışa imza atıldı.
Sözleşme işçi aldatılarak yapıldı
Grev sürecinde İstanbul mağazalarındaki işçilere, “Anadolu mağazaları grev istemiyor”, Anadolu mağazaları işçilerine, “İstanbul mağazaları grev istemiyor” aldatmacası ile işçilerdeki tepkileri ve mücadele azmini törpüleyen sendika yöneticileri, işverenle yaptıkları son görüşmeleri de işçilerden gizlediler. İşyeri temsilcileri görüşmelere çağrılmadı.
Ciddi hak kayıplarıyla sonuçlanan sözleşmenin imzalanmasının ertesi günü, çoğu sendika yönetiminin dayatmasıyla seçilmiş ve ilk defa sendika temsilciliği yapan işçiler Ankara’ya çağrılarak, işçilerin; “fena satışa getirildik” dediği sözleşme onaylatıldı.
“Greve gitmeyeceklerini biliyorduk!”
Gazetemiz muhabirinin görüştüğü işçiler, sendikacıların toplu sözleşme süreciyle birlikte yoğunlaşan işveren baskısına sessiz kalarak onay verdiğini, İstanbul ve Anadolu mağazalarından birçok işçinin disiplin kuruluna çekildiğini, mağaza yöneticilerinin baskısına karşı dik duran birçok işçinin de işten çıkartıldığını belirtti.
Sendikanın, işçilerin yoğun tepkisi ve İşçi Gazetesi’nde çıkan haberlerin baskısı altında grev kararı almak zorunda kaldığını belirten işçiler, grev sürecinde de işçiyi greve hazırlamak yerine grevden uzaklaştırmaya yönelik bir tutum sergilendiğini dile getirdiler. “Bunların greve çıkmayacaklarını biliyorduk, mücadele etmeyi göze alıp işçiyi buna göre hazırlamış olsalardı bu rezalet yaşanmazdı” diyen işçiler sendikanın attığı imza ile kendi ipini de çektiği görüşünde.
İşten atılan işçiler dahi edilmedi
Sendika aldığı grev kararını 25 Ağustos’ta ilan etti. Karar ilanını mağazalarda eylemlerle duyuruldu.
Kararı gizli bir iş yapılıyormuşçasına işveren isteği doğrultusunda sessiz sedasız mağaza içindeki sendika panosuna asmak isteyen temsilcilere bazı mağazalarda işçiler müdahale etti. Alınan grev karar metnini işçilerle beraber mağaza önünde düzenledikleri eylemle okuyan 10 işçi 29 Ağustos’ta işten atıldı.
Metro yöneticileri işçilerin grev ilanı açıklamasına katılmasını engelleyerek suç işlediği halde işçiler suçlu oldu. Sendikacıların sahipsiz bıraktığı, İstanbul Kozyatağı ve Bursa Nilüfer mağazasından 5’er işçi düzmece suçlamalarla işten atıldı.
Sendika yapılan işçi kıyımına karşı işvereni hukuka saygılı olmaya davet ederek işçilerin açacağı davayla ilgilenmesi için avukat gönderdi.
Bu kıyımın ardından imzalanan toplu sözleşmede işçilerin durumu gündem bile olamadı.
İşçi Gazetesi / 4 Eylül 2016