Güvenlik kaygısı olduğu için ismini vermek istemeyen görgü tanığı, basında çıkan “Kız meselesi” haberlerinin gerçekleri yansıtmadığını söyledi. Tanık yaşanan olayları şu sözlerle anlattı:
“Mehmet ile Kayserili işçi gece vardiyasında siyasi tartışmaya giriyorlar. Tartışmaların büyümesi üzerine Şantiye şefi ile yöneticiler bu tür olayların şantiyede olmayacağını söylüyor. Bunun üzerine Kayserili işçi şantiye yöneticileri tarafından işten çıkarılıyor. İşçi şantiyeden ayrılarak gidip benzin alıyor. Eşyalarımı unuttum diye şantiyeye geri dönüyor. Ve Mehmet’in bulunduğu konteyneri ateşe veriyor.”
Aytaç’ın yakılmasının ardından gelen itfaiyenin de suyunun olmadığını aktaran görgü tanığı, “İtfaiyenin suyu olmaması nedeniyle Eyüp Belediyesi’nden 2 itfaiye daha geldi. Ama onlar geldiğinde Mehmet çoktan yaşamı yitirmişti” dedi.
Wey dayê ez şewitim (Anne ben Yandım)
Vahşeti anlatırken gözleri dolan tanık, “Başta bir duman yükseldi. Biz sadece yangın çıktığını sandık. Ama bir kaç saniye sonra Mehmet’in Way dayê ez şewitim (Anne ben Yandım) çığlıklarını duyduk. Olay yerine gittiğimizde zaten Mehmet’in yanmış cenazesi orada duruyordu” dedi.
Özgürlükçü Demokrasi / 17 Eylül 2016