Halkımız Aralık Devrimi’nde yaşananları deneyimleyerek bunu devrimci tarihinin kalıcı bir parçası hâline getirmiştir.
Tarih ve mücadele dolambaçlı bir yol izleyebilir, ancak temel deneyimleri ve kitleler tarafından verilen mücadeleleri incelemek devrimci çalışmalarla ilgilenenler için çok önemlidir ve toplumsal değişim çabalarının geleceği ve gelişimi için bir sorumluluktur. Halkımız devrimin ayrıntılarını bizzat tecrübe etmiş, zaferlerini ve gerilemelerini yaşamış, günlük mücadelelerden zengin deneyimler edinmiştir. Aralık Devrimi en önemli deneyimlerimizden biridir; bu nedenle devrimin derslerinin ele alınması ve belgelenmesi büyük önem taşımaktadır.
Bu deneyimler incelendiğinde, Aralık Devrimi’nin halkımızın mücadelesi içindeki yeri açıklığa kavuşacaktır. Ülkedeki durağan yaşamı sarsmış, demokratik devrim için yollar açmış, mevziler oluşturmuş ve toplumsal değişim davasını ileriye taşımıştır. Eylemler, hatalar ve başarılarla kitle hareketini pratik mücadele deneyimleriyle zenginleştirdi. Kitlesel katılımın genişlemesine yardımcı oldu, bugün karşı-devrimin kapsamlı etkisinin önünde engel olarak duran etkinliklerini, güvenlerini, kararlılıklarını ve cesaretlerini arttırdı.
Karşı-devrimci güçlerin şiddet yoluyla zafer kazanması ve kısa ve orta vadeli hedefler için halk mücadelesini engelleme girişimleri, ülkeyi yeni ve karmaşık koşullar ile karşı karşıya bırakmıştır. Güç dengesinin karşı devrimci güçlerden yana olması, halkımızın zor koşullar ve devrim karşıtı bir otorite altında mücadele etmesini gerekli kılmaktadır. Fiilî otoritelerin yaklaşımı, kitleleri aşırı şiddetle terörize ederek hareketini sekteye uğratmaktır. Ancak, ülkenin kötüye gidişini ve karşı karşıya olduğu tehditleri durdurmak için verilen mücadele, barışçıl geçiş yolu boyunca devam etmenin önemini vurgulamaktadır. Bu, savaşın durdurulması/ateşkes ve tabandan gelen bir hareketin başlaması çerçevesinde gerçekleşir. Bu hareket kitlelere hizmet eder, onların günlük ihtiyaçlarını karşılar, harekete geçirir, örgütler ve devrimin düşmanlarıyla yüzleşmek ve kitlelerin haklarını geri almak için onları yetenek ve kabiliyetlerine uygun olarak ileriye taşır.
Devrimci ve hareketli güçlerin sağlam durması, şiddet ve baskıyı durdurmak için ısrarla mücadele etmesi, kitleleri konsolide etmesi ve mücadele kabiliyetlerini geliştirmesi çok önemlidir. Fiilî otoriteleri yenmek için sürekli ve çok yönlü bir hareket önermelidirler. Kitlelerin yetenekleri ve potansiyelleriyle bağlantılı alternatifler inşa etmek; kitlelerin birliğinin garantisi ve düşmanlarıyla yüzleşip onları yenilgiye uğratacak şekilde her geçen gün daha da güçlenmelerinin temelidir. Kitlelerin hem olumlu hem de olumsuz zengin deneyimlerine dayanan hazır oluşları, iç ve dış düşmanlara karşı verecekleri kararlı mücadelelerde kitlelerin zaferini tayin edecektir.
Partimizin şiddet ve terör dalgasına karşı çabaları da dâhil olmak üzere, mücadelelerinin kapsamı ve liderliklerinin yetenekleri, karşı devrimin yenilmesinin ve barışçıl geçişin yeniden başlamasına yönelik yeni koşulların yaratılmasının önünü açacaktır.
Karşı-devrimci güçlerin geçici zaferinden kaynaklanan teslimiyet ruhu, bazıları dış güçlere sığınan ya da çatışmanın bir tarafıyla ittifak kuran bazı muhalif güçlerin pasif tutumunda yansımasını bulmaktadır. Bu, gerilemenin, kitlelere inançsızlığın, sabırsızlığın ve uzun vadede fayda sağlamayan daha kolay çözümler aramanın bir tezahürüdür; liderleri yurtdışında bulunan Ulusal Demokratik İttifak deneyiminin trajik bir tekrarıdır. Kitleler ve onların öncüleri tarafından acil durum komiteleri ya da gönüllüler olarak yürütülen basit günlük mücadele, bu geri çekilme dalgasının üstesinden gelmek için doğru yoldur. Aynı pozisyondan, kitlesel mücadeleye yer ve umut görmeyen, silahlı mücadeleyi ve şu ya da bu tarafın yanında yer almayı savunan eğilimler de çıkacaktır. Bu çizgi, inişli çıkışlı, gelgitli, sabırlı ve ısrarlı devrimci mücadele konusunda henüz eğitim almamış unsurlara hitap etmektedir. Tüm bu eğilimlerin karşısına derin bir kavrayışla çıkmak, kitleleri harekete geçiren ve örgütleyen, zaferin koşullarını hazırlayan tek şey olan kitle mücadelesinin devamı için yollar açmak ve kolaylaştırmak çok önemlidir. Kitleler, sıradan ya da yükselen günlük mücadeleleri sayesinde ikna olur ve düşmanlarıyla yüzleşir, mücadele ve hedeflerine ulaşmak için enerji seviyelerini yükseltirler. Kitlelerin kararlı demokratik dönüşümü hayata geçirme biçimleri de deneyimlerine ve yeteneklerine bağlıdır. Bu kitle hareketini koruma meselesinde, tabanın sağlamlığını arttırmak için kitleler arasında liderliğe sahip olmanın önemi ortaya çıkıyor.
Kitle hareketi, mücadelesinin bütünlüğünü nasıl koruyacağını ve kitle faaliyetinin alternatifi olmadığını öğrenmiştir. Düşmanların planlarına karşı mücadele büyüdükçe, kitlelerin farkındalığı artmakta, tarihsel görevlerini anlamakta ve kitleler kendilerine güvenip liderlerinin arkasında birleşene kadar bu mücadeleleri sürdürmektedir.
Bu durum, başta Amerikan emperyalizmi ve bölgedeki müttefikleri olmak üzere büyük güçlerin ulusal kurtuluş hareketi güçlerine yönelik saldırılarını sürdürdüğü ve Arap bölgesinde ilerleme kaydettiği elverişsiz küresel ve bölgesel koşullarda gerçekleşmektedir. Saldırganlıkları, işgal altındaki Filistin ve Lübnan’da görüldüğü gibi askerî saldırı düzeyine ulaşmıştır. Bu güçler Sudanlı kitlelerin mücadelelerinden ve çeşitli ayaklanmalardan ders çıkarmış, hareketli kitlelerin tehlikesinin farkına varmışlardır. Bu nedenle, planlarını ve baskılarını teşhir etmek ve kitlelerin bunlara karşı dikkatli olması, bu gerici koşullarda kitle hareketinin gelişmesi için acil bir görevdir. Bu durum, Sudan sorunu henüz uluslararası ve bölgesel toplum için bir öncelik hâline gelmemişken gerçekleşmektedir. Kitle hareketi içinde yenilikçi ve etkili yöntemler benimsemek önemlidir çünkü bu hareket sadece propaganda ve heyecan yoluyla büyümez. Bunun yerine, direniş komiteleri, radikal değişim güçleri, sendikal cephe ve tüm sivil güçlerin katkılarıyla yürütülen günübirlik mücadelelerle büyür. Bu geniş hareket sadece kitleler için yeni bir merkez ve liderlik sağlamakla kalmaz, aynı zamanda mevcut durum içindeki konumları ve duruşlarıyla kitlelerin ulusal demokratik mücadelenin faydalarını görmesi için yollar açmaya çalışır.
Kitle hareketi, mevcut nesnel koşullar ve Sudan’daki sınıf ve sosyal kesim ilişkileri nedeniyle yukarı doğru düz değil dolambaçlı bir yol izlediğinden, zaferi için mevcut sistemin ve çeşitli aygıtlarının yapısı içinde mevziler ve araçlar inşa etmelidir. Bu da onun çatışmada ve mücadelenin yoğunluğunu arttırmada tam rolünü oynamasını sağlar. Bu hareket, bu güçlerin diğer kesimlerini de kitlelerin demokrasi, barış ve sosyal adalet mücadelesine yaklaşmaları, katılmaları ve katkıda bulunmaları için etkiler.
Bu karmaşık koşullar altında, savaşı reddeden ve sahadaki ateşinden muzdarip olan devrimci ve aktif güçlerin, vizyon farklılıklarını kapatmayı amaçlayan ciddi bir diyaloğa doğru pratik adımlar atması ve kitleler için bir toparlama noktası olarak savaşı durdurma görevine öncelik veren ve günlük faaliyetlerinin bir parçası hâline gelen bir program üzerinde anlaşması önemlidir. Bu, kitlelerin ve öncülerinin bulunduğu bölgelerdeki farklı durumlara göre değişir. Vatandaşların ihtiyaçlarını karşılamak için basit reform çalışmalarından duvar yazılarına, medya kuruluşlarına, dilekçelere, günlük talepler için imza toplamaya, siyasi taleplere, toplantılara ve kitlesel konuşmalara, yeteneklere göre adım adım ilerleyerek gösterilere ve liderlerin kitleler tarafından kabul edilen bir programı duyurmasına kadar uzanır. Bu program, yurtdışındaki devrimci güçlerin içerideki mücadeleyle dayanışmada ve savaş suçluları ile ajanlarını kuşatmada önemli bir rol oynadığı yurtdışındaki Sudanlı kitle hareketleriyle uyumlu bir direnişe başlayacaktır. O zaman içerideki kitlelerin sesi daha gür çıkacaktır. Yurtdışındaki her şehirde savaşı durdurmak için bir dayanışma komitesi kurulmalıdır. Bu çekirdek mevcut boşluğu doldurmak için harekete geçecek ve sonuç olarak içerideki ses gerekli dış yankıyı bulacaktır. Bu sayede katillerin ve savaş suçlularının eli kolu bağlanabilir ve savaşın sona erdirilmesi, barışın yeniden tesis edilmesi ve demokratik yola geri dönülmesine yönelik küresel ve bölgesel çabaların mihenk taşını oluşturan sınanmış kitle aracı -geniş kitle cephesi- inşa edilebilir.
Aşağıda duruma kısa bir genel bakış sunulmakta ve bir dayanışma eylem planının çerçevesi ortaya konmaktadır:
Mevcut duruma genel bakış:
Çatışma 15 Nisan 2023 tarihinde patlak verdi.
Kayıplar: Ekim 2024 itibariyle bildirilen ölü sayısı 20.000 ile 150.000 arasında değişmektedir (Kaynak: Guardian UK, 11 Ekim 2024).
Cinsel saldırı: Vakalar yaygındır.
Yıkım: Sermaye varlıklarında ve ekonomik altyapıda büyük hasar.
Yerinden edilme: 10,8 milyon kişi ülke içinde ve dışında yerinden edildi (Kaynak: IOM, Ekim 2024).
İnsanî ihtiyaçlar: 24,8 milyon kişi yardıma muhtaç (Kaynak: OCHA, 2 Ekim 2024).
Eylem planı: Amaç, Sudan’da uzun vadeli barış ve istikrar için bir temel oluştururken, devrimin ve gündeminin kitleler tarafından geri kazanılmasıyla uyumlu olarak acil insanî ihtiyaçları karşılamaktır:
- Ateşkes ve insanî yardım koridorları:
Amaç: Acilen ateşkes ilan edilmesini savunmak.
Eylem: Yardımların ve sivillerin güvenli geçişini sağlamak için kalıcı insanî yardım koridorları oluşturun.
- Engel çıkaranlara karşı yaptırımlar:
Amaç: İnsanî yardım çabalarını engelleyen kişi ve işletmelere yaptırım uygulamak.
Eylem: Bu yaptırımların etkili bir şekilde uygulanması için uluslararası kuruluşlarla koordinasyon sağlanması.
- İnsanî yardımı artırın:
Amaç: İnsanî yardım dağıtımının artırılması.
Eylem: İhtiyaç sahibi 24,8 milyon insanın zamanında yardım almasını sağlayarak yardım tedarikini ve dağıtımını kolaylaştırmak için uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapın.
- Yerinden edilmiş kişilere ve mültecilere destek:
Hedef: Ülke içinde yerinden edilmiş kişilere (IDP’ler) ve mültecilere kapsamlı destek sağlanması.
Eylem: Özellikle komşu ülkelerde güvenliklerinin, refahlarının ve temel hizmetlere erişimlerinin sağlanması.
- Kilit aktörler üzerinde baskı oluşturulması:
Amaç: Çatışan tarafları destekleyen ülkelere siyasi baskı ve kamuoyu baskısı uygulamak.
Eylem: BAE, Mısır, İran, Rusya, Türkiye, Sırbistan ve Çin’i çatışan tarafları finanse etmeyi ve silahlandırmayı durdurmaları ve barış çabalarını kolaylaştırmaları için zorlayın.
- Savaş suçlarının kovuşturulması:
Amaç: Savaş suçları için hesap sorulabilirliğin sağlanması.
Eylem: Savaş suçlarını kovuşturmak ve suç ortaklarını sorumlu tutmak, adaleti desteklemek ve gelecekteki ihlalleri caydırmak için bir kampanya başlatın.
- Demokratik yönetim savunuculuğu:
Amaç: Demokratik ve birleşik bir Sudan’ın kurulmasını desteklemek.
Eylem: Kapsayıcı yönetim için savunuculuk yapmak ve ülkede demokratik bir çerçeve oluşturma çabalarını desteklemek.
*: Sudan Komünist Partisi Sözcüsü ve Sendikal Haklar için Enternasyonal merkez ICTUR’un başkan yardımcısı Fathi El-Fadl’ın Londra’da yaptığı konuşma.