Öğrenci hareketinden… // Temmuz 2022

Market, fatura, kira fiyatları savaş ilanıdır. Zamlar bizi kenara sıkıştırsa da gelişmekte olan isyan dalgası bize nasıl nefes alabileceğimizi hatırlatmaktadır. Saray Rejimi için stepne işlevi gören CHP, bizi çembere hapsetmek için kendince kazanımlar uydurmakta, direnişimizin kazanımlarını kendi başarısı imiş gibi göstermeye çalışmaktadır. Tüm yaşananlara rağmen rüzgâr arkamızdan esmektedir. Tüm sıra arkadaşlarımızı gelişen direnişin bir parçası olmaya, rüzgârı fırtınaya çevirmeye, Kaldıraç saflarında örgütlenmeye çağırıyoruz. Öğrenci hareketinden Temmuz ayı…

Barınma haktır satılamaz! 

Asgarî ücrete açlık sınırı altında %30 zam geldiği gün, KYK yurt ücretlerine de %80 zam geldi. KYK yurtlarına yapılan zammın ardından, EHP Gençliği’nden yoldaşlarımız ile Vezneciler KYK Kız Öğrenci Yurdu önünde basın açıklaması gerçekleştirdik. 

Karşımızda, devletin en temel haklarımıza dahi göz diktiği bir tablo varken sıra arkadaşlarımızı haklarımız için mücadeleye davet ettik. “Müşteri değil öğrenciyiz!”, “Barınma haktır satılamaz!” sloganları ile devam eden eylemimizi, “Yıkılmakta olan para babalarının devletini bizim paramızla kurtaramayacaklarını” haykırarak sonlandırdık. 

Tüm sıra arkadaşlarımızı insanca yaşam koşulları için örgütlenmeye, mücadele etmeye çağırıyoruz! 

– 4 Temmuz

Boğaziçi’nde alternatif mezuniyet

Boğaziçi kayyumu Naci İnci’nin eylem korkusuyla iptal etmeye yeltendiği mezuniyet törenine alternatif mezuniyet töreni düzenledik. Akademisyenlerin, öğrencilerin ve ailelerin katılımıyla yüzleri bulan mezuniyet törenini kampüs içi yürüyüşümüzle, pankartlarımız ve sloganlarımızla gerçekleştirdik. 

Kayyumluğu almadan bu okulu bırakmayacağız. Kayyumla gelen direnişle gider, Naci’yi ve tüm kayyumları defedene kadar direnmeye devam edeceğiz. 

Üniversiteleri yönetmeye geliyoruz!    

5 Temmuz

Suruç için adalet, Gezi için adalet!

“Suruç için adalet, Gezi için adalet” şiarıyla, gençlik örgütleri olarak Karaköy’deki Gezi Nöbeti’ni yürüyüşümüzle ziyaret ettik. 

Polis engelini sloganlarımızla aşıp TMMOB Mimarlar Odası önüne geçerek basın açıklamamızı okuduk. Gezi’den Kobanȇ’ye köprü kuran 33 düş yolcusunu anmak için 20 Temmuz günü gerçekleşecek Suruç anmasına çağrı yaptık. 

Katillerden hesabı gençlik soracak!

– 14 Temmuz

Direnen Sri Lanka halklarına selâm olsun!

Ekonomik krize karşı tarihî bir direniş gerçekleştirerek başkanlık konutunu kamulaştıran ve devlet başkanını istifa ettirerek ülkeden kaçmak zorunda bırakan Sri Lanka halklarını Anadolu’dan bir metinle selâmladık. Selâmlama metnini dergi sayfalarının devamında okuyabilirsiniz.

– 14 Temmuz

Koç Üniversitesi işçileri direnişte, öğrenciler işçi sınıfının safında! 

Derinleşen ekonomik krizin etkilerini günbegün daha çok hisseden Koç Üniversitesi taşeron temizlik işçileri, 19 Nisan günü Ramazan Bayramı’yla başlamak üzere bayram ikramiyesi talep etmek için 103 işçinin imzaladığı dilekçeyi teslim etmişlerdi. 1 Temmuz günü dilekçeye imza atan işçilerden 6’sı farklı görev yerlerine dağıtılarak rotasyona maruz bırakıldılar. Gerekçe gösterilmeksizin yapılan bu rotasyonun sürgün olduğu ve işçilerin haklı mücadelesinin önünü kesmek için yapıldığı ortadadır. İşçiler, bu baskı ve yıldırma politikasına karşı çıkmak için 18 Temmuz Pazartesi günü Koç Üniversitesi Rumelifeneri Kampüsü önünde direnişe başladılar.

Koç Üniversitesi işçilerinden, öğrencilerinden ve akademisyenlerinden oluşan Taşeron İzleme Kurulu’nun bileşeni öğrenciler olarak, en başından beri “Safımız işçi sınıfının yanıdır!” diyerek direnişi sahiplendik ve bir parçası olup büyüttük. Genel sekreterliğe verilmek üzere işçilerin eski görev yerlerine geri dönmesi için dilekçe yazdık, imza topladık.

Direnişin ilk günü; direnişçi işçiler, öğrenciler ve desteğe gelen herkesi jandarma Koç Üniversitesi servisleriyle gözaltına aldı. Koç Üniversitesi öğrencilerinin ve işçilerinin, gözaltı esnasında kampüse girişini önlemek için kapılar kapatıldı, kilitlendi. Koç ailesi işçilerin direnişinden öyle korkmuş olacak ki “jandarmasıyla” işçileri yıldırabileceğini sandı. İşçiler bu saldırı karşısında ortaya koydukları net tutumlarını bozmayarak direnişi sürdürme kararı aldılar. Nitekim sonraki günlerde bu kararlı ve ısrarcı duruşları sayesinde Koç Üniversitesi kapısı önünde şarkılarla, türkülerle direnmeye devam ettiler.

Direnişin 3. günü, işçiler kendilerine bayram ikramiyesi haklarını vermeyeceklerini söyleyen, “Eğer size bu hakkı verirsek firmaya bağlı geri kalan 35 bin işçiye de vermemiz gerekir.” diyen taşeron firma Eurest Service bölge müdürüyle yaptıkları görüşme üzerine; Eurest Service genel merkezi önünde açıklamalarını gerçekleştirdiler. Kölelik sistemi olan taşerona karşı olduklarını, kadrolu çalışan olmak istediklerini belirttiler.

Direnişin 5. gününde ise, direnişçi 6 işçi işten çıkarıldıkları öğrendi. Buna karşı işçiler kararlılıkla mücadele etmeye devam edeceklerini açıkladılar.

Bütün bu süre boyunca öğrenciler olarak işçilerle birlikte direnişi örgütledik, yaydık, büyüttük. Biliyoruz ki işçiler de bu saldırılara karşı kararlılıklarını korurken, direnişi büyütürken bu dayanışmadan güç alıyorlar. Bize güç veren de bu, direniş alanı bizim için de en büyük öğretmen olmaya devam ediyor.

Koç Üniversitesi öğrencileri olarak, işçilerin insanca ve onurlu bir yaşam için verdikleri mücadelenin yanındayız. Yaşasın işçi-öğrenci dayanışması!

– 18-22 Temmuz

Suruç için adalet, herkes için adalet!

Suruç katliamının 7. yılında, kaybettiğimiz 33 yoldaşımızı, 33 devrimciyi anmak için yine sokaklardaydık. 7 yıl önce, 20 Temmuz 2015’te yıkılan bir kenti, Kobanȇ’yi, yeniden inşa etmek için yola çıkan ve devlet destekli IŞİD çeteleri tarafından katledilen 33 yoldaşımızın hesabını sormak için 24 devrimci öğrenci ve gençlik örgütü yan yana geldik. Kadıköy’den Beşiktaş’a; Gazi Mahallesi’nden Sarıgazi’ye İstanbul’un dört bir yanında bildiri dağıtımları yaptık, afişler astık. 7 yıldır olduğu gibi, adalet mücadelemizi sokaklara taşıdık. Ölümsüzleşen yoldaşlarımızdan aldığımız bayrakla devrimci mücadeleyi büyüterek; bulunduğumuz her alanda “Suruç’un hesabı sorulacak” dedik.

17 Temmuz’da Kadıköy’de Adalet Zinciri’nde buluştuk. Suruç ailelerinin ve direnişçi işçilerin konuşmalarından sonra herkesi 20 Temmuz’da Kadıköy’e, “Suruç için adalet, herkes için adalet!” demeye ve 33 yoldaşımızı anmaya çağırdık.

20 Temmuz günü ilkin saat 18.00’da Halitağa’da gerçekleşen Adalet Nöbeti’ne katıldık. Ardından, saat 19.30’da Süreyya Operası önündeki eylemimize çağrı yaptık. Yürüyüşe geçtiğimiz sırada polis ablukasına alındık ve birçok yoldaşımız gözaltına alındı. 

Biz tekrar bir araya gelerek Khalkedon’dan sloganlarla, ajitasyonlarla Süreyya Operası’na doğru yürüyüşe geçtik. Devlet Kadıköy’ün her sokağını kapatmaya çalışsa da yıllardır olduğu gibi yine sokaklarda “Katillerden hesabı gençlik soracak!” diye haykırdık. Bir süre yürüdükten sonra tekrar polis ablukasına alındık. Ablukada direnmeye devam ederek, Suruç’ta katillerle işbirliği yapan devletin, bugün yine devrimcileri, 33’leri anmak isteyenleri engellemeye çalıştığını söyledik. Burada da yoldaşlarımız gözaltına alındılar.

Gözaltına alınan 106 yoldaşımızdan 16’sı mevcutlu olarak tutuldu ve 21 Temmuz’da Anadolu Adliyesi’ne çıkarıldı. 2 kişiye ev hapsi, aralarında ortaklarımızın da bulunduğu 14 kişiye ise adlî kontrol kararı verildi. Tüm yoldaşlarımızı aldıktan sonra, gözaltılarla, cezalarla devrimcileri yıldıramayacaklarını, her sokakta, her okulda mücadeleyi büyütmeye devam edeceğimizi bir kez daha söyledik.

Katil devlet hesap verecek!

Suruç’un hesabı sorulacak!

– 20 Temmuz

KaynakKaldıraç Dergisi // Sayı: 253

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz