Politik hicivleriyle de ün kazanan ve 1997 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü alan Dario Fo, 13 Ekim günü akciğerlerindeki bir sorun nedeniyle tedavi gördüğü hastanede hayata gözlerini yumdu.
Küçük kabare ve tiyatrolar için yergili revüler yazan bir metin yazarına yardım ederek tiyatroya başlayan Fo, oyuncu eşi Franca Rame ile 1959’da Dario Fo – France Rame Topluluğu’nu kurdu ve zamanla siyasal bir ajit-prop tiyatrosu geliştirdi. İkilinin oyunları “Commedia dell’Arte” geleneğine dayanıyordu. Fo, 1968’de İtalyan Komünist Partisi’yle ilintili olan “Yeni Sahne” adlı bir başka topluluk kurdu. 1970’te Halk Tiyatrosu Topluluğu ile fabrika, park, spor alanı gibi halkın toplu olarak bulunduğu yerlerde oyunlar sergilemeye başladı.
Fo’nun yazdığı önemli eserler arasında , “Bir Anarşistin Kaza Sonucu Ölümü”, “Klaksonlar, Borazanlar ve Bırtlar”, “Kadın Oyunları”, “Elizabeth”, “Neredeyse Kadın”, “Ödenmeyecek Ödemiyoruz ” bulunuyordu. Fo, tiyatroya olan tutkusunu, “Tiyatro yapmak, dünyanın en güzel işi” sözleriyle ifade ediyordu.
“Türkiye’de oyunlarımın yasaklanması, ikinci kez Nobel kazanmak gibi”
Dario Fo, darbe girişiminin ardından oyunlarının Türkiye’de Devlet Tiyatroları’nda sahnelenmeyeceğine ilişkin haberlerin çıkmasının ardından, “Bundan onur duyuyorum, ikinci kez Nobel kazanmak gibi” açıklamasını yapmıştı.
Yaşanan tartışmaların ardından Devlet Tiyatroları (DT) Genel Müdürlüğü Basın Danışmanı Yılmaz Serter Kırçıl, yeni sezonda aralarında Shakespeare, Çehov, Brecht ve Dario Fo dahil olmak üzere pek çok yabancı yazarın oyununun sahnelenmeyeceği bilgisinin doğru olmadığını açıklamak zorunda kalmıştı.
Kaynak: direnişteyiz, 14 Ekim 2016