Ana Sayfa Blog Sayfa 198

ABD’de Son Yılların En Büyük Grevi: 40 Bin Verizon İşçisi Greve Çıktı

 ABD’nin son yıllardaki en büyük grevi olarak görülen eylemde işçiler emeklilik maaşlarında kesinti yapılmasını öngören yeni düzenlemelere karşı çıkarken, “Emekli Fonlarına Dokunmayın” ve “Kurumsal Açgözlülüğe Karşıyız” mesajlı pankartlar taşıdı.

ABD’de en son bu büyüklükte bir grev 2011 senesinde olmuştu, Yine bu grevi de Verizon işçileri örgütlemişti.

Amerikanın İletişim İşçileri (CWA) adlı sendika, yaptığı açıklamada, son üç yılda yaklaşık 39 milyar dolar kar sağlayan Verizon’un bir çok iş kolunu Meksika ve Filipinler’deki taşeron firmalara kaydırdığına dikkat çekerken, şirketin son 10 yılda ABD’deki iş gücünü yüzde 40 oranında azalttığını vurguladı.

Grevi değerlendiren Georgetown Üniversite’sinden Joe McCartin hareketin büyüklüğü ve coğrafi yayılımı düşünüldüğünde ‘Fight for $15’ mücadelesi gibi bu grevin de ABD’de daha militan bir işçi hareketini tetikleyebileceğini iddia ediyor.

İsyandan.Org

Malezya’da Yerli Halkın Mücadelesi Baraj Projesini Durdurdu

Resmi yetkililerin aldığı bu beklenmedik karar dünyanın çeşitli yerlerindeki yerli liderleri tarafından da memnunlukla karşılandı.

Karar üzerine; Baram Barajı’na muhalefet eden halk öncülüğündeki “Nehirleri Koru” adlı kilit örgüt bir basın açıklaması yaptı. 15 Mart tarihli resmi gazetede yerlilere ait olan ve baraj için kamulaştırmaya olanak sağlayan yasanın iptal edildiğine dair kararname yayımlandı.

2013 ve 2015 yılları arasında 26 köyde ikamet eden 20.000’den fazla yerliye ait olan topraklar Sarawak Toprak Yasasına dayanılarak gasp edilmişti. Bu topraklar köyleri, çiftlikleri, mezarlıkları ve komünal ormanları içeren Pulau Gala olarak bilinen topraklardı.

Kaynak: isyandan.org

Hindistan’da Kast Sistemi Protestosuna Polis Saldırdı, 400 Kişi Gözaltında

Gujaharat Eyaleti’nde geçen Ekim ayında isyana teşvik suçlaması ile tutuklanan Patel halkının genç liderlerinden Hardik Patel’in serbest bırakılması için düzenlenen gösteri polisin saldırısı ile Mehsana şehrinde çatışmaya dönüştü. Bölgeden gelen ilk haberlere göre 20’den fazla kişi yaralandı.

Gösteriler sırasında sosyal medya üzerinden haberleşmeyi engellemek için internet erişime kapatıldı. Geçen yıl yapılan protesto gösterilerinden sonra federal hükümet ve Başbakan Narendra Modi yeni iş olanakları sözü vermişti.

İsyandan.org

İzlanda’da On Binler Yolsuzlukları Parlamento Önünde Protesto Etti

Sızdırılan 11,5 milyon belge başbakanın, Panama menşeili hukuk firması Mossack Fonseca tarafından kurulan paravan bir şirketin sahibi olduğunu ifşa etmekle kalmadı, aynı zamanda içişleri ve ekonomi bakanlarının da yolsuzluğa karıştıklarını ortaya koydu.

Alman Süddeutsche Zeitung (SZ) gazetesinin haberine göre Progressive Parti başkanının, çeşitli zenginlerin, eski üst düzey bankerler ile en az bir üst düzey hükümet danışmanının da bu şirketlerle ilişkisi var.

 

Halk öfke içinde 

İzlanda hala ülkenin üç büyük bankasının çökmesine sebep olan 2008 krizinin etkileri ile boğuşuyor. Muhalefet Panama belgelerinin ifşa olmasının ardından başbakanın ve hükümetin istifasını istedi. Binlerce gösterici ise 4 Nisan Pazartesi günü başkent Reykjavik sokaklarını doldurarak yolsuzlukları protesto etti. Halk bankerlerin derinleştirdiği krizden ve 2008’de ülke bankalarının yaşadığı büyük çöküşten sonra uygulanan kemer sıkma politikalarından hükümetleri sorumlu tutuyor. İzlanda Üniversitesinde sosyoloji profesörü olan Stefan Olafsson, Financial Times gazetesine verdiği demeçte ‘halkın öfke ile kaynadığını’ ifade etti.

 

İzlanda’da Başbakan İstifa Etti

Panama Belgeleri’nin sızdırılmasıyla İzlanda Başbakanı David Sigmundur Gunnlaugsson’un vergi ve para kaçıranların listesinde olmasının ortaya çıkmasının ardından on binlerce kişi başkent Reykjavik’te toplandı. Kitle parlamento önünde kadar “Hükümet istifa” sloganları ve pankartıyla yürüdü. İzlanda Devlet Televizyonu, Panama Belgeleri’nde ismi geçen İzlanda Başbakanı Sigmundur Gunnlaugsson’un istifa ettiğini açıkladı.

 

Kremlin: “Panama Belgeleri’nin Ana Hedefi Putin, Belgeleri İnceleyenler CIA Ajanları”

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, sızdırılan belgelerin ana hedefinin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin olduğunu söyledi.

“Bu belgelerde başka liderlerin isimleri geçse de bu saldırının ana hedefi ülkemiz ve kişisel olarak Putin” diyen Peskov, belgelerin amacının iki yıl sonra devlet başkanları seçimlerinin gerçekleşeceği Rusya’daki durumu istikrarsızlaştırmak olduğunu belirtti.

İşte Dünyayı Sarsan Panama Belgeleri

Dünya çapında siyasetçilerin yolsuzluklarını içeren Panama Belgeleri içinde çok sayıda devlet başkanının yanı sıra özel şirketlere ait bilgiler de yer alıyor.

Panama Belgeleri, adını bir vergi cenneti olan Orta Amerika ülkesi Panama’dan alıyor. İsmi açıklanmayan bir kaynağın, 500’den fazla çalışanla 35 ülkede faaliyet gösteren Panamalı hukuk firması Mossack Fonseca’ya ait 11.5 milyon belgeyi sızdırmasının ardından Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu’nun (ICIJ) 80 ülkeden, 100’den fazla kurumdan 400 gazeteciyle birlikte 1 yıl boyunca incelediği belgeler dün akşam dünyadaki basın kuruluşları tarafından yayınlanmaya başlandı. Yayınlanan belgeler arasında 1970’ten günümüze kadar şirketin tüm yazışmaları da yer alıyor. Üstelik belgeler yalnızca siyasetçilerle sınırlı değil: Uyuşturucu ticareti, insan kaçakçılığı, silah ticareti gibi konularda da çok sayıda belge var. Şu ana kadar açıklanan belgelerde 12 ülken lideri, 61 ülke lideri akrabası, 128 siyasetçi ve kamu görevlisi, Forbes listesinde yer alan 29 milyarder bulunuyor.

Sayılarla Panama Belgeleri:

>> 11.5 milyon gizli belge

>> 140 siyasetçi

>> 21 vergi cenneti ülke

>> 61 ülke lideri akrabası

>> Dünyadaki 202 ülkenin dahil olduğu ticari faaliyetler

>> 511 banka

>>  15.579 şirket

Lavrov: “Türkiye, Dağlık Karabağ’da savaş çağrısı yapıyor”

Erivan’da Eduard Nalbandyan ile biraraya gelen Lavrov, Ankara’dan gelen açıklamaların krizin çözümünü sağlamayacağının altını çizdi.

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, “Türk yönetiminin açıklamaları, çok basit bir nedenden ötürü kabul edilemez: Bunlar, barışa değil, savaşa ve çatışmayı askeri yollardan çözmeye yönelik çağrılar. Maalesef mevcut Türk yönetiminin bu tür açıklamalarına artık alıştık” dedi.

Öte yandan Lavrov, Moskova yönetiminin Dağlık Karabağ’daki süresiz ateşkes anlaşmalarının kati şekilde gözetilmesinden yana olduğunu söyledi. “Bugün için en önemli husus ateşkes anlaşmalarına uymak ve 1994-1995 yıllarında imzalanan anlaşmaların yeniden ihlal edilmesinin önüne geçmek” diye devam eden Lavrov, siyasi çözüm bulunması için her türlü çabayı göstermeye hazır olduklarını kaydetti.

Ermenistan Bakanı Nalbandyan ise Erivan’ın AGİT Minsk Grubu’ndaki arabulucular tarafından sunulan teklifleri geri çevirmediğini, reddeden tarafın Azerbaycan olduğunu ifade etti.

direnisteyiz3.org

Makedonya: Mülteciler Tren Vagonu ile Polis Barikatına Yüklendi

Birkaç gün önce polisin plastik mermi, biber gazı ile saldırısı sonrası, 10 arkadaşlarının gözaltına alınmasını protesto etmek isteyen mülteciler, yakındaki tren istasyonundan aldıkları demiryolunda kullanılan tren vagonu ile polis barikatlarına yöneldiler. Yüzlerce mülteci ve göçmen tren arabasını iterek polis barikatına kadar getirdiler ve sallayarak bir silah olarak kullandılar.

AB ülkelerinin anlaşmalarından sonra, Yunan polisinin saldırılarını ve baskılarını artırması üzerine mülteciler eylemlerinde kararlılar.

İsyandan.org

Fransa’da Gece Ayakta Hareketi ve Eylemleri Sürüyor

Fransa Çalışma Bakanı Myriam El Khomri’nin sunduğu çalışma yasası tasarısına karşı ülke genelinde meslek örgütleri, sendikalar ve öğrenci birliklerinin başlattığı eylemlere binlerce kişi katıldı.

Başkent Paris’te de göstericiler, protestoların sembolü haline gelen Cumhuriyet Meydanı’nda (Place de la Republique) ‘Nuit Debout’ (Gece Ayakta) eylemleri düzenledi. Öğrencilerin, meslek örgütlerinin ve sendikaların başlattığı hareket, Fransa’da işsizliği düşürme amacıyla hazırlanan yasa tasarısı, işe alımları ve işten çıkarılmalara ilişkin bir takım kuralları esnetmeyi öngören politikalara karşı çıkmak amacıyla yapılıyor. Sendikalar yeni düzenlemeye ‘kazanılmış hakların elden alınacağı’ gerekçesiyle karşı çıkıyor.

Her akşam meydanda toplanan kalabalık başta yasa tasarısı olmak üzere ülkenin siyasi sorunlarını seminerler ve konferanslarla tartıştı. Ayrıca meydanda sanatsal faaliyetler düzenlendi ve meydandan internet üzerinden canlı yayın yaptı.

Hareket, ülkenin farklı sorunlarının da ele alınması için aralarında LGBTİ, iletişim, şeffaflık, demokrasi, bilim, ekonomi gibi alanların bulunduğu komiteler kuruldu.

İşten Çıkarmalar Kolaylaşacak

Yasa, Fransa meclisinin onayından geçerse işverenlerin şirketin ekonomik zorluklar yaşaması durumunda çalışanlarını işten atmaları, maliyetleri kesmeleri ve bazı işçilerin mesai saatlerini arttırıp haftada 35 saatten fazla çalıştırmaları kolaylaşacak.

Tasarıya göre günlük en fazla olan 10 saat çalışma süresi 12 saate çıkarılacak, iş sözleşmesinde değişiklik yapmak isteyenler işten çıkarılabilecek, yarı zamanlı çalışanların haftalık 24 saat olan minimum çalışma limiti düşürülecek, fazla mesailer için de 5 kata kadar daha az ödeme yapılabilecek.

Polis meydana kurulan çadırları ve meydanda oluşturulan geçici sebze bahçelerini, barakaları kaldırdı; ancak göstericiler ertesi akşam yine meydanda toplandı.

Ülkenin en büyük öğrenci kuruluşlarından UNEF’nin lideri William Martinet, Başbakan’ın yaptığı önerilerden memnuniyet duyduğunu söyledi; fakat çalışma yasasına karşı çıkan protestocuları desteklemeye devam edeceklerini duyurdu.

İnsanlar Bıktı

Mart’tan beri devam eden eylemlere polis şiddetle yanıt verdi. Eylemler Toulouse, Lyon ve Nantes’ın da aralarında bulunduğu birçok ile yayıldı. ‘Gece Ayakta’ hareketi, Cumhurbaşkanı Hollande’ın ülke içinde karşı karşıya olduğu en büyük toplumsal muhalif hareket olarak görülüyor.

Hareketin basından sorumlu sözcüsü 26 yaşındaki Jocelyn “Eylemimizin ‘İşgal Et’ (Occupy) ve Indignados eylemleriyle paralellikleri var. Amaç herkesin konuşmasını sağlamak” dedi ve ekledi:

“İnsanlar artık gerçekten bıktı ve yoruldu. Bu duygu yıllarca gelişti. Hollande’ın sol için söz verdiği fakat yerine getirmediği her şey bıktırdı; bu olağanüstü hal, yeni gözetim yasaları, adalet sistemi ve güvenlik sorunu…”

Hafta içinde polisin müdahalesi ve bazı göstericilerin polise taşla karşılık vermesi üzerine İçişleri Bakanı Bernard Cazeneuve’nin açıklamaları Gezi Direnişi’ne TC hükümetinden gelen açıklamaları hatırlattı:

“Şiddet olaylarının arkasındaki bazı aşırı radikal unsurların göstericilerin çoğunluğuyla hiçbir ilgisi yok.”

Yasa tasarısını hazırlayan Çalışma Bakanı Myriam el Khomri ise yeni düzenlemelerle beraber işverenlerin daha fazla kişiye istihdam sağlayacaklarını savunuyor.

direnisteyiz3.org

İngiltere’nin, Nepal ve Hindistan’dan Çocuk Köle Satın Aldığı Ortaya Çıktı

Nepal’de yaşanan deprem sonrası evlerinden olan binlerce Nepalli aile komşu ülkelere göç etmek zorunda kaldı; ancak bu göçler onların aşırı yoksulluklarına çare olmadı.

 

Kılık Değiştirip Tacirlerle Konuştular

Gazetenin iddiasına göre, bu koşullar içinde yaşayan çocuklar, onları birkaç yıl hapseden, belgelerinde tahrifat yapan ve eğitime tabi tutan köle tacirlerinin eline düşüyor. Britanyalılar bu çocukları satın alıyor, akrabalarının yetim kalmış çocukları ya da aile üyeleriymiş gibi evlerine gönderiyorlar.

Zengin bir Sih (Hindistan’da bir din ve bu dine inanan kişi) kılığına giren The Sun çalışanlarından biri, annesi ve hasta eşine baksın diye bir çocuk satın almak üzere Hindistan’a gitti. Hepsi 10-13 yaş arası çocukları gösterip bunlar arasından seçim yapabileceğini bildiren ve “iade yapamayacağı” uyarısında bulunan insan taciri ona, “Onu nerede kullanacağın senin bileceğin iş” dedi.

 

2015’te 1000 Köle Çocuk Getirildi

8 yıldan bu yana çocuk köle satma işi yaptığını söyleyen insan taciri ve 10 yaş altındaki çocukları önermiyor. “Çalışamıyorlar ve anne-babalarını özledikleri için sürekli ağlıyorlar.”

Nepalli mülteci ve  sefalet içindeki Hintlilerin 10 yaşındaki çocuklarının “sığırlar gibi” satıldığını yazan The Sun’a göre, geçen yıl Birleşik Krallık’a yaklaşık bin çocuk köle getirildi. Bu rakam 2014 yılının neredeyse iki katı. Çocuk ticareti konusunda dünyada birinci sırada olan Hindistan’ı Arnavutluk, Vietnam ve Nijerya takip ediyor.

direnisteyiz3.org

Almanya’da 100 Binden Fazla Metal İşçisi Greve Gitti

İG-Metall Sendikası Başkanı Jörg Hofmann, Almanya genelinde İG-Metall sendikasına bağlı 110 bin işçi toplam 400 iş yerinde uyarı grevine katıldığını söyledi. Saarluis kentinde Ford fabrikasında konuşan Hofmann, işçilerin yüzde 5 zam teklifine karşılık işverenlerin yaptığı teklifi provokasyon olarak değerlendirdiğini ve buna uyarı grevleriyle yanıt vereceklerini açıkladı. Saarlouis dışında Köln, Ingolstadt, Mannheim ve Hamburg kentlerinde de binlerce metal işçisi greve katıldı.

Metalde bir sonraki TİS görüşmeleri 10-11 Mayıs’ta yapılacak. İG-Metall ise 11 Mayıs için yeniden grev çağrısında bulundu.

direnisteyiz3.org

Perspektif

Taksim’in gölgesinde Kadıköy: 2025 1 Mayısı

Son yıllarda her yıl olduğu gibi, 2025 yılı 1 Mayıs kutlamalarında da, devlet-sol ve sendikalar arasında bir “manevra savaşı” devreye girdi. Her yıl 1 Mayıs...