Ana Sayfa Blog Sayfa 252

Esad: “Çok kaygılıysanız teröristleri desteklemeyi durdurun”

Esad RT’yle yaptığı röportajda, Avrupa’nın göçmen krizinin nedenleriyle ilgilenmediğini, Suriye halkının kendi topraklarında emniyet ve güvenlik istediğine vurgu yaptı. “Avrupa mültecilere kapılarını açarak onları kucaklayarak meseleyi çözmüyor, eğer çok kaygılıysanız teröristleri desteklemeyi durdurun. Göçmen meselesinin çözümünün kaynağı budur.”

Röportajında “Bugün bir Suriyeli’ye ne istiyorsun diye sorduğunuzda vereceği ilk cevap her insan için emniyet ve güvenlik önlemlerinin alınmasıdır olacaktır. İçte ve dıştaki bütün siyasi güçler Suriye halkının istedikleri etrafında birleşmelidir.” dedi.

Kaynak: direnisteyiz.net

 

Avusturya’da protesto eylemi: “Mülteciler Hoşgeldiniz”

Viyana- Avusturya’da Ağustos ayında 71 göçmenin bir kamyon kasasında havasızlıktan boğularak yaşamını yitirmesinin ardından halk sokağa döküldü. “İnsanca yaşamak” şiarıyla sosyal medya üzerinden örgütlenen 25 bin kişi eylem yaptı.

Kitle Başkent Viyana’daki Westbanhof İstasyonu’nda toplandı. Hükümetin göçmenlere yönelik tutumunu protesto eden protestocular, Traiskirchen Mülteci Kampı’ndaki insanlık dışı uygulamaların ortadan kaldırılmasını ve göçmenlerin yaşam koşullarının düzeltilmesini istedi.

Protestocular, “Hiçbir insan yasa dışı değildir”, “Mülteciler hoş geldiniz”, “İnsanları koruyun, bankaları değil”, “Avusturya’da kabul görmek istiyoruz”, “Avrupa’ya geçişi engellemeyin” ve “Sınır dışı edilmek istemiyoruz” yazılı pankartlar taşıdı.  25 bin kişi parlamento binasına yürüdü. Protestocular, Avrupa ülkeleri tarafından ölüme maruz bırakılan göçmenler için mumlar yaktı.

Yapılan açıklamalarda Suriye, Irak, Afganistan ve diğer bölgelerde çatışmaların halen devam ettiğine dikkat çekildi. İnsanların hayatta kalabilmek için evlerini ve ailelerini terk etmek zorunda kaldıkları belirtilirken, Avrupa’ya gelen göçmenlerin yollarda ya hayatlarını kaybettiklerini ya da güvenlik görevlileri tarafından saldırılara maruz kaldıkları hatırlatıldı.

‘İnsanlık Dışı Şartlar Değiştirilsin’

Açıklamada, “Avusturya’daki mülteci kamplarındaki insanlık dışı yaşam şartlarının değiştirilmesini istiyoruz. Sıcaktan, yağmurdan ve soğuktan korunan güvenli barınma istiyoruz. Kadınlar ve kızlar için erkeklerden ayrı odalarda kalmasını, tıbbi ve psikolojik yardım istiyoruz. Kurumlarla ve sosyal çalışma görevlileri ile işbirliği yapmak istiyoruz. Aileler ve çocuklarımız için yeterli gıda ve içecek istiyoruz. Biz insanız, insan olarak muamele görmek istiyoruz” ifadeleri kullanıldı.

Kaynak: direnisteyiz.net

 

Sırbistan’da mülteciler ile dayanışma eylemi

Yapılması planlanan ırkçı gösterilere karşı protesto eylemi olarak düzenlenmesi planlanan etkinlik, polisin ırkçı eylemleri yasaklaması üzerine mültecilerle dayanışma eylemine dönüştürüldü. Belgrad Cumhuriyet Meydanı’nda buluşan kitle, meydana Sırbistan’daki mültecilerin fotoğraflarını astı. Eylemin amacının farkındalık yaratmak olduğunu belirten YIHR yöneticisi, “Yetkililerin anti-mülteci eylemlerini yasaklamasına memnun olduk. Mültecilerin yaşadığı ıstırap konusunda empati yapmak toplumumuz için önemli bir yerde duruyor” ifadelerini kullandı.

Sırbistan’da YIHR öncülüğünde devam eden dayanışma etkinliklerin dışında Bosna ve Hırvatistan’dan da destek ve dayanışmanın ulaştığı belirtiliyor. Hırvatistan’dan 10 bin euroluk bir mühimmat yardımı geldiği, Bosna Hersek’ten ise 7 tonun üzerinde gıda, giyecek ve ihtiyaç malzemesi gönderildiği bildiriliyor.

Kaynak: Revolution News

 

Macaristan sınırında OHAL! Macaristan devleti mültecilere saldırıyor

Macaristan’da polis Sırbistan sınırından ülkeye giren mültecilere biber gazı ve tazyikli su ile müdahale etti. Sırbistan’da bekletilen bir grup mülteci sınırı kapısını geçip Macaristan’a geçiş yaptı. Macaristan polisi Horgoş Sınır Kapısı’nda mültecilere biber gazı ve tazyikli su ile saldırdı, onlarca gözaltı yaptı.

Macaristan, mültecilerin ülkeye girdiği Sırbistan sınırındaki güney bölgelerinde olağanüstü hâl ilan etti. Budapeşte yönetiminin bu kararı, ülkede göç yasalarının sertleştirilmesini de izliyor. Macaristan Hükümet Sözcüsü Zoltan Kovacs yeni yasalar ile polise özel yetkiler verildiğini ve askerlerin de gerektiğinde polislere yardımcı olacağını söyledi. Kovacs meşru sığınma başvurularının ise “değerlendirmeye” alınacağını söyledi.

Mülteciler Açlık Grevine Başladı

Macaristan’da yeni yasaların uygulanabilmesi için sınırda atlı polisler ve 30 nöbetçi yargıç görevlendirildi. Sınırdaki 200’den fazla mülteci ise açlık grevine ve oturma eylemine başladı. Mülteciler eylemlerini, Macaristan’a geçmelerine izin verilene dek sürdüreceklerini söyledi.

Af Örgütü: Macaristan Polisi En Az 7 Çocuğu Yaraladı 1 Çocuğu Kör Etti!

Uluslararası Af Örgütü, Macaristan polisinin mültecilere saldırısında biri başından olmak üzere 7 çocuğun yaralandığını, 1 çocuğun ise kör olduğunu açıkladı. Af Örgütü ayrı dördü çocuk en az dokuz kişiyi ailelerinden ayırdığını bildirdi.

Sınırlarını kapatan Macaristan’da yeni yürürlüğe giren yasaya göre göçmenlerin geçişi veya dikenli tel örgülere zarar verilmesi yasadışı sayılıyor.

Macaristan ülkeye girişi ve dikenli tellere zarar verilmesini yasadışı hale getirdikten sonra Sırbistan sınırını tamamen kapatmıştı.

Şu ana dek 200 bin kişinin AB’nin Schengen Bölgesi’ne girmek için Macaristan’a giriş yaptı.

Kaynak: direnisteyiz.net

 

PYD 6. Kongresini tamamladı: “Bu savaş, insanlığın temel değerlerine karşı yürütülen kirli bir savaşa dönüşmüştür”

Demokratik Birlik Partisi – Partiya Yekîtiya Demokra (PYD) 6. Kongresinin sonuç bildirgesi açıklandı.

Sonuç bildirgesinde “Ortadoğu’da dünya global sistemi çok sıcak ve tümüyle kanlı bir savaş yürütmektedir. Bölgesel siyaset ve çıkarların etkisiyle bu savaş, giderek insanlığın temel değerleri ve prensiplerine karşı her türlü araç ve yöntemin kullanıldığı çok kirli bir savaşa dönüşmüştür. Somutta bu durum kültürel, toplumsal ve insani değerlere yönelik çok ciddi bir tehlike oluşturmaktadır.” denildi.

“Çalışmalar kapsamında uluslararası sosyalist yapıya katılım olumlu görülmüştür”

Dayanışma çağrısının yükseltildiği bildirgede, dayanışmanın savaşımda önemli bir yer tuttuğu vurgulandı. Kongredekilerin insanlığa karşı saldırılarla savaşmada ısrarlı ve güçlü bir iradeye sahip olduğunun belirtildiği bildirgede, “Suriye krizine ve Ortadoğu’nun içinden geçtiği sancılı duruma çözüm gücü olabilmesi için partinin bu doğru yolunda daha da derinleşip kendini büyütmesi gerektiğine işaret edilmiştir.” ifadelerine yer verildi.

Bildirgede PYD’nin daha geniş kesimlere hitap etmesi gerektiği ve herkesin partisi haline gelmesi için çalışmalar yürütüleceği vurgulanırken, “Kongrede siyasi durum değerlendirmesi yapanlar partinin siyasi ve diplomatik çalışmaları kapsamında uluslararası sosyalist yapıya katılım da olumlu görülmüş, ancak kader tayin edici sıcak savaş gerçeğinin tüm gereksinimlerini karşılayabilmesi için bu çabaların ısrarla devam ettirilip daha güçlü yürütülmesi gereğine dikkat çekilmiştir.” denildi.

“YPG/YPJ siyaseti, siyasi ve manevi açıdan olumludur”

Suriye krizinin çözümüne yönelik Demokratik Suriye Konseyi kurulacağını deklare eden PYD, “Geliştirilen değerlendirmelerde partimizin YPG/YPJ güçlerine, Rojava Demokratik Özerklik Yönetimi kurumlarına siyasi ve manevi açıdan destek olmayı öngören siyaseti olumlu görülmüştür. Yine partinin Kürtler arası iç ilişkileri de olumlu görülüp bu ilişkilerin daha da geliştirilip derinleştirilmesi gereğine vurgu yapılmıştır.” dedi.

Bunun yanında kongrede Kürdistan Ulusal Kongresinin gerçekleştirilmesi ve dört parçadaki Kürtlerin en üst karar organı olması için PYD’nin, Kürdistan’daki güçlerle daha sıkı ve güçlü ilişkiler geliştirilmesinde aktif rol oynamasının önemine işaret edildiği belirtildi. ”

PYD bildirgede, kongreye katılan tüm Kürdistan güçlerini selamlayarak Kürt Ulusal Kongresinin toplanması yolunda olumlu bir adım olarak gördüklerini de bildirdi.

Kaynak: direnisteyiz.net

 

TC, ABD, Suudi Arabistan’ın da içinde bulunduğu 7’li çete: “Rusya operasyonlarından derin kaygı duyuyoruz”

Suriye’deki iç savaşın ve bölgedeki emperyalist paylaşımın 7’li çetesi olarak adlandırılan ülkeler, Rusya’nın operasyonlarına tek bir ağızdan tepki verdi.

Türkiye, ABD, Almanya, İngiltere, Fransa,Katar ve Suudi Arabistan tarafından imzalanan ortak bildiride, Rusya’nın sivilleri hedef aldığı iddia edilerek şu ifadelere yer verildi:

“Rusya Federasyonu’nun Suriye’ye askeri yığınağından ve özellikle Rus Hava Kuvvetleri’nin dünden beri Hama, Humus ve İdlib’de sivil kayıplara sebep olan ve hedef olarak IŞİD’i almayan saldırılarından derin kaygı duyuyoruz.

Gerilimi tırmandıran bu askeri faaliyetler, aşırıcılığın ve radikalleşmenin daha fazla körüklenmesinden başka hiçbir amaca hizmet etmeyecektir”

Rusya bir çok kez yaptığı açıklamalarda 7’li çete devletlerin “muhalif grup” olarak adlandırdığı, aralarında Fetih Ordusu, El Nusra, ÖSO gibi çete örgütlerinin de yer aldığı grupların “terörist” olduğunu açıklamıştı.

Yanıt Gecikmedi: “El Nusra, IŞİD ve diğer terör örgütlerini hedef alıyoruz”

Rus uçaklarının Suriyeli muhalifleri de hedef aldığı iddiasına yanıt veren Lavrov, “Hedefimizde El Nusra, IŞİD ve diğer terör örgütleri var” dedi.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya’nın Suriye’deki hava operasyonlarında El Nusra, IŞİD ve diğer terör örgütlerini hedef aldığını açıkladı. Dün akşam yaptığı basın toplantısı ile Lavrov’un altını çizdiği hususlar, 7’li çeteye de cevap niteliği taşıyor.

Basında yer alan “sivilleri vuruyorlar” iddialarına cevap veren Lavrov, bazı basın organlarının gerçekle bağdaşmayan haberler yaptığını belirterek, Ukrayna krizi sırasında da ülkedeki sıcak çatışmaları göstermek için kullanılan bazı video kayıtlarının yıllar önce Irak’ta çekilmiş olduğunun ortaya çıkması üzerine bu TV kanallarının özür dilemek zorunda kaldığını hatırlattı.

‘Esad’ın Talebiyle Başlattığımız Operasyonun Amacı: Terörizmle Savaş’

ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyon ve Rusya’nın gerçekleştirdiği hava operasyonlarının aynı amacı taşıdığını vurgulayan Rus bakan, “Suriye lideri Beşar Esad’ın talebi üzerine başlattığımız operasyonun amacı, terörizmle savaştır. Bunu açık bir şekilde ifade ettik. Biz kendi halkıyla savaşanları desteklemiyoruz, teröristlerle savaşıyoruz. Anladığım kadarıyla (ABD öncülüğündeki) koalisyon da IŞİD ve diğer terör örgütlerini düşman ilan etti. Rusya da bunu yapıyor. Amacımız aynı” ifadelerini kullandı.

‘Biz Uluslararası Hukuka Uygun Davranıyoruz”

Sergey Lavrov, ABD Savunma Bakanı Ashton Carter’ın Rusya’nın Suriye’de yaptığı hava operasyonlarının ‘ateşe körükle gitmek ile aynı’ olduğu açıklamasına da yanıt verdi. Carter’ın görüşüne katılmadığını belirten Rus bakan, “Gerilimli noktalarda, birçok kez ateşe körükle giden taraf asıl ABD’ydi. Biz uluslararası hukuka uygun davranıyoruz” diyerek, “Koalisyon güçleri”nin hukuku çiğnediğine yönelik önceki açıklamalarına da gönderme yaptı.

Lavrov, Rusya’nın Suriye’de hava operasyon düzenleyerek, dikkatleri Ukrayna krizinden başka yöne çekmeye çalıştığı iddiasını ise ‘saçmalık’ olarak değerlendirdi.

‘Irak’tan Davet Gelmedi’

Lavrov, “Militanların mevzilerine düzenlediğimiz hava saldırılarını Irak’a yayma niyetinde değiliz. Bize davet ve istek gelmedi” diye konuştu.

Bakan, “Bildiğiniz gibi biz kibar insanlarız, davet edilmeden gelmeyiz” diye ekledi.

”Esad ve Kürtler dışında hiç kimse IŞİD’le Mücadele Etmiyor”

Putin, Suriye’de teröristlerle savaşan Suriye ordusu ve Kürt milislere yardım yollarını göz önünde bulundurduklarını açıklamıştı.

BM Genel Kurulunda konuşan Rusya lideri Putin ardından ABD Başkanı Obama arasında özel görüşme gerçekleştirmişti. Putin, “Esad ve Kürt milisler dışında hiç kimse IŞİD’le Mücadele Etmiyor” ifadesini kullanmıştı. Suriye krizinin sorumlusunun “Suriyeli muhalifleri” destekleyenler olduğunu belirten Putin, eğit-donat projesine de değinerek ”Onları donatıp eğitiyorlar, sonra da onlar IŞİD’in saflarına geçiyor” dedi. Rusya’nın Suriye’de hava operasyonunun sinyalini o gün veren Putin, kara harekatı düzenlemesinin ise söz konusu dahi olmadığını vurgulamıştı.

Putin, Moskova’nın teröristlerle savaşan Suriye ordusu ve Kürt milislere yardım için başka yolları göz önünde bulundurduğunu, Irak’ın başkenti Bağdat’ta kurulan koordinasyon merkezinin de bunun bir örneği olduğunu söyledi.                                 direnisteyiz.net

 

Eğit-Donat’tan 75 muhalif daha Türkiye’den Suriye’ye girdi

Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün Direktörü Rami Abdulrahman, “Ankara yakınlarındaki kampta eğitilen 75 kişilik grup cumayı cumartesi bağlayan gece Suriye’nin kuzeyindeki Halep vilayetine girdi” ifadelerini kullandı. Abdulrahman, ‘ılımlı muhaliflerin’ ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyonun havadan sağladığı destekle birlikte hafif silah ve mühimmat taşıyan araçlarla konvoy halinde Bab El Selam sınır kapısından ülkeye girdiğini söyledi.

Abdulrahman, bu yeni grubun görevinin ise iki ABD destekli birimi ve Sukur el Cebel (Dağ Kartalları) adlı bir gruba destek sağlamak olduğunu belirtti.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı’ndan (CENTCOM) General Lloyd Austin, eğit-donat programı kapsamında eğittikleri Suriyeli muhaliflerden sadece 4-5 kişinin IŞİD’e karşı savaştığını açıklamıştı.

Kaynak: direnisteyiz.net

 

Fua ve Kafrya yeniden bombalanıyor

İki köye bir günde 370 füze fırlatılırken, en az beş bombalı araçla saldırıldı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, saldırılar sonrası Fetih Ordusu mensupları ile ordu arasında şiddetli çatışmaların yaşandığını aktardı. Can kaybı sayısı belirlenemedi.

Fetih Ordusu, haftalardır kuşatma altında tuttuğu köylere ağır saldırıyı 15 Temmuz’da başlattı. Koalisyondan yapılan açıklamada, saldırının, “Zabadani’de ordu ve Hizbullah’ın başlattığı operasyonunun intikamını almak için” yapılacağı belirtilmişti. Daha önce de iki köye bir günde 1200 füze atılmıştı.

Kaynak: direnisteyiz.net

 

FHKC: Abbas yönetiminin Batı Şeria’daki tutumu işgalciye hizmettir

Halk Cephesi konuyla ilgili basın açıklaması yaptı. Açıklamada FHKC, vahşi saldırı ve dayak konusunda bu güçlerin saydıkları bahanelerin ve yapanların cezalandırılacağına dair açıklamaların hiçbir zaman bu tür cinayetleri meşru göstermeyeceğini belirtti. Yapılanların bireysel bir tutum olmadığına dikkat çeken Halk Cephesi, bunun Filistin Yönetimi’nin takip ettiği bir yol ve yöntem olduğunu, kendi halkına zulmedenlerin doğrudan veya dolaylı olarak işgale hizmet etmiş olacaklarını hatırlattı.

Mescidi Aksa’ya destek için Batı Yakası’nda yapılan birçok gösteri ve yürüyüşe sert bir şekilde müdahale eden Abbas güçleri, bazı göstericileri darp etmiş ve bazılarını da tutuklamıştı. Darp edilenler arasında 10 yaşında Filistinli bir çocuk da bulunuyor.

Kaynak: direnisteyiz.net

 

El Nusra esir aldığı Suriye Ordusu askerlerini öldürdü

Sputnik’te yer alan bilgilere göre 9 Eylül’de İdlib’in doğu kırsalında yer alan Ebu Duhur askeri havaalanını ele geçiren El Nusra, sağ yakaladığı Suriye ordusuna bağlı 50 askeri öldürdü. Nusra, askerleri toplu bir şekilde kurşuna dizdi, askerlerden bazılarının rütbeli oldukları öğrenildi.Öte yandan Nusra’nın elinde bazı askerlerin de sağ olduğu ve İdlip’te cezaevinde tutuldukları öğrenildi.

El Nusra 9 Eylül’de askeri havaalanını ele geçirirken, bazı ordu askerlerini sağ ele geçirmiş, ele geçirdiği askerlerin fotoğraflarını da sosyal medyada yayınlamıştı.

Kaynak: direnisteyiz.net

 

Perspektif

1 Mayıs 2025: Açlığa, yoksulluğa, işsizliğe, savaşa ve katliamlara, devlet terörüne,...

2024 yılı 1 Mayıs’ından sonra, hemen herkes, “1 Mayıs alanı Taksim’dir,” dedi. Her 1 Mayıs’tan sonra bu söylenir. Kimisi, “nasılsa 1 Mayıs geçti ve...