Ana Sayfa Blog Sayfa 296

Avrupa’dan Asya Altyapı Yatırım Bankası’na katılım başvuruları

Bankanın kurucu üyesi olmak istediğini açıklayan İngiltere’nin ardından; Fransa, Almanya ve İtalya da dahil olmak üzere bir çok ülke Çin’de geçtiğimiz Ekim ayında 21 ülkenin katılımıyla kurulan AIIB’ye katılm için başvuruda bulundu.. Dünya Bankası, IMF, Asya Kalkınma Bankası ve Avrupa Katılım Bankası’nın karşısında Asya-Pasifik bölgesinde altyapı çalışmaları için yatırım yapmak amacıyla kurulan AIIB’nin başlangıç sermayesinin 50 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. 2014 yılı itibarıyla IMF’nin 75 milyar dolarlık, Dünya Bankası’nın 65 milyar dolarlık ve Asya Katılım Bankası’nın ise 21 milyar dolarlık kullandırdığı kredi var. Asya Katılım Bankası’nın 48’i Asya’dan olmak üzere 67 üyesi var. IMF’nin dünya geneline yayılmış 186, Dünya Bankası’nın ise yine 188 üyesi var. 2015’te hizmet vermeye başlaması beklenen AIIB’nin ise son katılımlarla üye sayısı 31’e çıkmış oldu.

ABD’nin şiddetle karşı durduğu bankanın kurulması aşamasında üyelerinin tamamını Ortadoğu ve Asya ülkeleri oluşturuyordu. Avustralya, Güney Kore ve Japonya ise ABD’nin de araya girmesi ile AIIB’ye katılımı reddetmişti.

Washington’daki endişeli tablonun karşısında, Çin Dışişleri Bakanı Hong Lei ise Salı günü bir açıklama yaparak Çin’in bankaya katılım ile ilgilenen ülkeleri olumlu karşıladıklarını ifade ederek “AIIB açık ve kapsayıcı bir çokuluslu organizasyondur. İlgili ülkelerin bankaya katılma isteğini memnuniyetle karşılıyoruz” dedi. Hong ayrıca, bu finansal kurumun Dünya Bankası ve Asya Kalkınma bankasına rakip değil alternatif olacağını da sözlerine ekledi.

AIIB Türkiye’nin gündeminde değil

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş Japonya’ya yaptığı 4 günlük resmi ziyareti esnasında, Türkiye’nin Tokyo Büyükelçiliği’nde Japonya’nın ulusal medya temsilcilerinin sorularını yanıtladığı konuşmasında Türkiye’nin AIIB ile ilgili yaklaşımı ile ilgili gelen soruya “Türkiye’nin bu bankayla ilgili özel bir çalışması ve ilgisi yok” karşılığını vermişti.

direnisteyiz.org

 

 

İspanya’da onur yürüyüşü sonrası polisten “insan avı”

Cumartesi günü Madrid’de yapılan eylemde onbinlerce kişi Colón Meydanına yürüdü. “Ekmek, iş barınma ve onur” talebiyle yapılan eylem 300 civarında toplumsal örgütün katılımıyla organize edildi. Kitlenin alanda Ekim ayı sonunda genel grev çağrısı da yaptığı da belirtildi.
Colón Meydanına yapılan eylemin sonlandırılması ile kitle sokaklara dağıldı. Polisin Madrid sokaklarında insan avına başladığı bildirildi. Yaklaşık 30 kişinin gözaltına alındığı da gelen bilgiler arasında.
direnisteyiz.org

Yemen’de emperyalist işgal

Yemen Hizbullah’ının Aden’e girmesinin ardından, Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi deniz yoluyla Yemen’i terk ederken, Suudi Arabistan, ABD’den aldığı icazetle Yemen’e askeri operasyon düzenledi. Yemen’e yönelik saldırılara Siyonist İsrail’de katılırken, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Kuveyt, Katar, Ürdün, Fas, Sudan, Mısır ve Pakistan’da deniz ve hava yolundan verdikleri destekle katıldı.

Suudi Arabistan’ın başlattığı saldırılarda şu ana kadar 18 kişi hayatını kaybederken, Yemen Hizbullahı yaptığı açıklamada “Düşman çok ahmakça bir karar aldı. Yemen düşmanları, cevabımızın yakıcı ve yıkıcı olacağını iyi bilmelidir.” şeklinde konuştu.

Bilindiği üzere petrol fiyatları 60 doları geçmiş ve Suudi Arabistan, ABD’nin talebiyle zarar pahasına da olsa Venezuella, İran ve Rusya’ya karşı indirime gitmişti. Suudi Arabistan’ı harekete geçiren ise Yemen Hizbullahı Ensarullah’ın Aden’e girmesi oldu.

direnisteyiz.org

 

İzmir Emniyeti’nin gözaltı hamlesi boşa düşürüldü!

Halkapınar’da otobüse binmek için bekleyen okurumuza yaklaşan iki sivil polis okurumuza kimlik sormuş ardında ise karakola gitmeleri gerektiğini belirterek gözaltı yapmaya çalışmışlardır. Bu durum karşısında okurumuz gözaltı sebebinin, suçunun ne olduğunu sormuş ancak “karakolda öğrenirsin” denilerek geçiştirilmeye çalışılmış ve gözaltı yapılmaya çalışılmıştır.

Kimlik göstermeyen okurumuz Gökhan Şafak, polisin bu gözaltı ısrarı karşısında; bu durumun keyfi olduğunu, İç Güvenlik Paketinin İzmir’de fiili olarak uygulanmaya çalışıldığını, bir suçunun olmadığını, devrimci ve de Kaldıraç Dergisi okuru olduğunu, devrimcilerin polisler tarafından suçlu gibi gösterilmeye çalışıldığını yüksek sesle ifade ederek gözaltına direnmiştir. Okurumuzun polisin gözaltı tavrını teşhir eden bu konuşması karşısında çevrede birikenlerde duruma tepki gösterip gözaltını engellemeye çalışmışlardır. Okurumuzla beraber halkın tepkisi karşısında İzmir Emniyetinden sivil polisler gözaltı yapamadan olay yerinden uzaklaşmıştır.

Daha 4 gün önce bir başka okurumuza yönelik benzer gözaltı hamlesi İzmir Emniyeti’nin özelde Kaldıraç okurlarına genelde ise devrimicilere yönelik baskılarının devam ettiğinin göstergesidir. Uzun bir süredir okurlarımıza yönelik takip, taciz, ev aramaları, gözaltı ve tehditler, korkularının itirafıdır.

Kendi korkusunu topluma yaymaya çalışan ve devrimci çalışmaları engellemeye çalışan bu baskılar karşısında tavrımız nettir;

Korkularınızı gerçeğe çevireceğiz. Farklı metodlarla kurmaya çalıştıkları baskılar ve engellemeler karşılık bulmayacaktır.

Kaldıraç İzmir

17.03.2015

 

Almanya’da AMB açılışına ‘Blockupy’den protesto

 

Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) yaklaşık 1,3 milyar Euro harcadığı Frankfurt’taki yeni genel merkezinin resmi açılışı 18 Mart tarihinde gerçekleştirildi. Avrupa’nın çeşitli yerlerinden AMB’nin kemer sıkma politikalarını ve yeni banka binasının yüksek maliyetini protesto etmek isteyenler sabah saatlerinde bina çevresinde toplandı. Polis araçları ateşe verilirken, polis protestoyu dağıtmak için göz yaşartıcı gaz ve su ile saldırdı.

direnisteyiz.org

 

 

Euroleague’de Barselona’dan Filistin ile dayanışma

Tribünlerde oturan “Els Grups Dracs 1991″, “Boicot, Desinversiones i Sancions contra İsrael” (BDS) gibi bazı aktivist gruplar Barcelona-Maccabi Electra maçı sırasında Filistin bayrakları açarak dayanışma gösterisi yaptı. Tribünlerde “Filistin, Filistin” tezahüratları duyulurken, “İsrail’e boykot” yazılı bir pankart da açıldı.

Katalonya özerk yönetim hükümetine bağlı Katalan polisinin (Los Mossos d’Esquadra) hafta başında aldığı, Barcelona-Maccabi Electra maçında Filistin bayrağı ve Arapça pankart açılmasının yasaklanması ve İsrail karşıtı tezahüratlara müdahale kararı, sivil toplum örgütleri ve Katalonya’daki bazı siyasi partilerin tepkilerinden dolayı maç sabahı kaldırılmıştı.

Öte yandan Barcelona Boykot, Tecrit, Yaptırım (BDS) Hareketi de Çarşamba günü maçın oynanacağı stadyum önünde bir protesto eylemi düzenleyerek karşılaşmayı protesto etmişti. BDS yaptığı açıklamada kanla lekelenmiş top ile oynanacak oyunu reddediyoruz demişti.

İki yıl önce de bir basketbol maçında, 200’den fazla kişinin tribünden Filistin bayrakları sallayarak “Özgür, özgür Filistin” sloganları atması üzerine maç durdurulmuştu.

direnisteyiz.org

 

İç Güvenlik Yasası korkunuzun itirafıdır!

 

17 Mart 2015 günü saat 11.00’da bu konuyla ilgili İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi’nde bir basın toplantısı gerçekleştirdik.

İHD’de yapılan açıklamada Kaldıraç İzmir Temsilciliği adına “Biz biliyoruz ki bütün bu uygulamalar Taksim-Gezi Direnişi ile yıkılan korku duvarlarını yeniden inşa etme çabasıdır. Yüzünü sokağa dönen milyonlarca insanı sokaktan uzaklaştırmaya çalışıyorlar. Çabaları nafiledir. Korku duvarı bir kere yıkılmıştır, iç güvenlik yasaları korkularının itirafıdır. Yüzünü sokağa, örgütlenmeye, özgürleşmeye dönenleri durduramayacaklar” denilirken

“Yaklaşık 5 aydır kentimizde özelde Kaldıraç okurlarına genelde tüm devrimcilere saldırı furyası başlattılar. Okurumuz Efe Özcan ne ilktir ne de son olacaktır. Ancak bu saldırıyı yapanlar da biliyorlar ki bizim tarihimizde sayısız örnek vardır Deniz’ler, Mahir’ler, İbo’lar örneğimizdir. Bekir Kilerci örneğimizdir İzmir’de insan olmanın çığlığı Ali Serkan Eroğlu örneğimizdir. Baskılar bizi yıldırmadı, yıldıramayacak. Yel ekenler fırtına biçecekler. Bu kuşatmayı daha fazla sokak ile daha fazla örgütlenerek yaracağız” açıklaması yapıldı.

Ardından okurumuz Efe Özcan yaptığı konuşmada “O gün çantamı aradıktan sonra laptop’umu inceleme bahanesiyle orada hazır bulunan bir arabayla hemen karakola aldılar. Karakolda Terörle Mücadele şubesi polisleri de geldi. Defterlerimi 20 dakika boyunca incelediler bu süre içinde içinde yazanları kopyaladıklarını düşünüyorum. Bundan bi kaç ay önce liseli yoldaşlarımıza da baskı kurmaya çalıştılar. Bununla ilgili yarın bir suç duyurusunda bulunacağız.” dedi.

ÇHD adına konuşma yapan Seher Dursun bu tarz uygulamalarının kendilerine karşı da kullanılmaya başladığını belirtirken “Bizler yarın yapacağımız suç duyurusuyla bunun takipçisi olacağız. Ancak muhtemelen “takipsizlik” kararı vereceklerdir. Biz de diyoruz ki hukuk yoksa sokak var” dedi.

Son olarak İHD sözcüsü yaptığı açıklamada “Biz başından itibaren bu yasaya karşıyız ve görüyoruz ki daha meclisten geçmeden hak ihlallerinde ciddi bir artış var. Sonuna kadar karşısında duracağız” dedi.

Bir kez daha tekrarlıyoruz: Yel Ekenler, Fırtına Biçecekler!

Baskılar Bizi Yıldırmadı, Yıldırmayacak!

 

Dublin’de 10 binlerce kişi su sayaçlarına karşı tekrar yürüdü

İrlanda’da hükümet seçimlerin arifesinde, evlerde o zamana kadar ücretsiz olan suyu ücretlendirmeye başladı. Bu 7 senelik kemer sıkma politikalarının son aşaması. Aynı zamanda en fazla tepki çekeni. Bu Ekim’den beri 4. gösteri.

21 Mart’ta düzenlenen gösteriyi düzenleyenlere göre yürüyüşe 80 bin kişi katıldı. Pek çoğu, dayanışmalarını göstermek adına ellerinde Yunanistan bayrakları tuttu..

Muhalefetteki Sinn Fein partisinden Lynn Boylan, hükümetin sayaç karşıtı gösterilerin sönmekte olduğuna inandığını belirterek, “Bugün onlara bir mesaj verdik” dedi.

Kampanyayı destekleyen sendikalar, Irish Water ile anlaşmanın feshedilmesi için bir referandum çağrısı da yapıyor.

suhakkı.org, direnisteyiz.org

 

İzlanda AB üyelik başvurusunu geri çekti

Kabinede yapılan görüşme sonrası alınan karar AB Konseyi’ne başkanlık eden Letonya Dışişleri Bakanı Edgar Rinkeviç’e resmi olarak bildirildi. Böylece ilk defa bir Avrupa ülkesi adaylık görüşmeleri devam ederken üyeliği tamamlamadan, başvurusunu geri çekti.

2013’te AB karşıtı duruşu ile seçimleri kazanan mevcut hükümet, İzlanda’yı atık üye olarak görmediğini açıklarken, AB’den de bu karara uygun davranmasını talep etti. Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada ek olarak “önceki hükümetin AB katılım müzakerelerinde verdiği taahhütleri hükümsüz kıldığını vurgulamaktadır” ifadesi kullanıldı.

AB üyeliğine 16 Temmuz 2009’da başvuran İzlanda, katılım müzakerelerine bir yıl sonra başladı. 2013 yılında yapılan genel seçimlerde AB üyeliğine karşı çıkan Bağımsızlık Partisi ve İlerleme Partisi’nin sağ koalisyonun iktidara gelmesiyle durum değişti. İzlanda 13 Eylül 2013’te AB üyelik müzakerelerini askıya aldı. Hükümet Ocak ayından itibaren başvuruyu geri çekeceğini açıklarken, AB’nin ikna çabaları sonuçsuz kaldı.

En Büyük Sorun Balıkçılığa Müdahale

Avrupa Serbest Ticaret Birliği, Avrupa Ekonomik Alanı ve Schengen Bölgesi’ne dahil olan İzlanda, AB ile müzakere sürecinde en büyük anlaşmazlığı balıkçılık konusunda yaşadı. AB İzlanda’yı aşırı avlanmakla suçlayarak, sıkı kotaları kabul etmesini istedi. İzlanda ise, balıkçılık konusunda daha tecrübeli olduğunu ve AB’nin kendi uygulamalarını esas alması gerektiğini savundu.

Kuzey Atlantik ve Kuzey Buz Denizi arasındaki 320 bin nüfuslu ada devleti İzlanda, AB’nin kutup stratejisi açısından büyük önem taşıyor.

 

Meclis’ten geçse de bu yasa sokaktan geçmeyecek!

İç Güvenlik Yasası’nın Tuzluçayır’dan geçmeyeceğini belirtmek ve yasaları teşhir etmek için AKA-DER Mamak Şube olarak 26 Şubat günü bir eylem gerçekleştirdik. Önceden bildiri dağıtarak çağrısını yaptığımız eylemde mahalle aralarında ajitasyon ve sloganlarla dolaşarak Tuzluçayır meydanına geldik. Meydanda yapılan basın açıklamasının ardından mahallenin işlek 3 ayrı noktasına brandalarımızı astık.