Çocuk atölyemizin ardından saat 17.00’de dernek temsilcimizin açılış konuşması ile başlayan konserimiz; Murat Bektaş’ın Kürtçe ve Zazaca, Evled eş Şems grubunun Arapça şarkılarıyla devam etti. Etkinliğin kapanış konuşması sırasında, dernek temsilcimizin etkinliğimize katılanlara yaptığı forum çağrısının ardından, davetlilerimizle birlikte güncel durum üzerine konuştuğumuz bir forum gerçekleştirdik. Etkinliğimize katılan Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Zeytinburnu Şube Yönetimi de forumda söz aldı, derneğimize etkinlik için teşekkür ederek ,dayanışmayı ve mücadeleyi büyütme çağrısı yaptı. Direniş vurgusunun öne çıktığı bir forum gerçekleştirilirken, mücadeleyi büyütmenin daha çok bir araya gelmekten ve daha çok sokakta olmaktan geçtiği vurgusu yapıldı. Gerçekleştirdiğimiz forumun ardından etkinliğimizi sonlandırdık.
AKA-DER Zeytinburnu Şube
“Savaşa, karanlığa boyun eğmeyeceğiz!”
Antakya’da polis ablukası
Kürt Halkı’nın yaşadığı bölgeleri kan gölüne çeviren halk düşmanları aynı politikayı Suriye Halklarına karşı da gerçekleştirmektedir.
Kürdistan ve Suriye Halklarına karşı girişilen inkar ve imha politikasının yansıması bugün Anadolu topraklarından hissedilebilmektedir.
Kürdistan ve Suriye Halklarına karşı girişilen katliam politikası beraberinde bölgemizde bir direnişin yükselmesine neden olmuştur.
Evet, egemenler bölgemizde yükselen ateşin Anadolu topraklarında hissedilmesini istememektedir. Anadolu Halklarının bölge halklarıyla ortak yaşama isteklerini hiçe saymakta ve en küçük hak arama eylemine azgınca saldırmaktadır!
IŞİD, EL-NUSRA gibi çeteleri ‘’düşmanmış’’ gibi gösterenler bu çetelerin Ankara ve İstanbul’da patlattıkları bombaları engellemezken işçi ve emekçilerin en küçük hak talebine saldırmaktadır…
Biz, onların bu patlamaları engellemelerini beklemiyorduk. Çünkü çetelerin kim ve kimler tarafından yönetildiğini çok iyi biliyoruz. Onlar kendi cennetlerini korumak adına ‘bir avuç öfkeli genç’ diyerek savaşı besleyip kollayan, bununla beraber işçinin, emekçinin ve halkların kanını emenlerdir.
Bu yüzdendir ki bir gazeteden, dergiden, afişten, iki insanın bir araya gelmesinden korkuyorlar.
Evet işte bu yüzdendir ki ülkemizde yaşanan hiçbir katliamı önlemeyenler ‘IŞİD’ bahanesiyle Antakya’yı polis ablukasına almışlardır…
Bu doğrultuda;
Antakya Saray Caddesi’nden Armutlu Mahallesi’ne kadar afiş yapan AKA-DER üyelerini afiş yapmayacaksınız diye ırkçı söylemlerle taciz eden, afiş yaptıkları gerekçesiyle zorla tutanak imzalatmaya çalışan, gözaltına alırız diye tehditler savurup üzerimize yürüyen devletin kolluk kuvvetlerine karşı AKA-DER üyeleri olarak tutanağı imzalamayıp gözaltı tehditlerine karşıda savunma iradesi göstererek alandan gözaltı vermeden ayrıldık!
Kirli savaşa, iç savaş yasalarına ve medyanın karanlığına
Zulme Boyun Eğmeyeceğiz!
AKA-DER Antakya
Çukurova Üniversitesi’nde Ankara’daki bombalama ile ilgili eylem
Ayrıca basın açıklaması yapılmak istenen esnada bir polisin uzun namlulu silahla beklemekte olduğu görüldü. Öğrenciler alandan çıkarak yemekhaneye geçti ; ajitasyon ve propoganda eşliğinde hep birlikte ses çıkarma eylemi yapıldı.
Adana’da Ankara’daki bombalama ile ilgili eylem
Halkın bulunduğu alan TOMA ve yüzlerce polis ile ablukaya alınırken, polisler yürüyüşe izin vermedi. Yapılan tüm görüşmelerin sonuçsuz kalması üzerine yürüyüşe geçen halka, polis biber gazı ile saldırdı. Saldırı sırasında 2 kişi gözaltına alınırken, CHP Adana Milletvekili İbrahim Özdiş’in de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi biber gazından etkilenerek hastaneye kaldırıldı. Saldırı sonrası oturma eylemine geçen halk sık sık “Biji aşiti biji barış”, “Katil devlet hesap verecek” ve “Ankara’yı unutma unutturma” sloganlarını attı. Oturma eylemi sonrasında kitle adına açıklama yapan SES Adana Şubesi Eşbaşkanı Gülşen Topal, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “endişe etmeyin” sözüne atıfta bulunarak, son bir yıl içerisinde yüzlerce insanın katledildiğini söyledi. Topal, “Cumhurbaşkanı’nın hala endişe etmeyin demesinin kendisi, en büyük endişe kaynağıdır.” dedi. AKP iktidarı döneminde bir bütün olarak yaşamın her alanında sürekli bir savaş hali yaşandığını dile getiren Topal, 12 Eylül darbesinin yenilenmiş halinden daha kapsamlı baskı ve şiddet uygulandığını belirtti. Sur’da insanların evlerine ağır silahlarla ve tanklarla saldırıldığını hatırlatan Topal, bugünün ve yarının artık hiçbir güvencesi kalmadığını sözlerine ekledi.
Açıklama, alkış ve ıslıklarla son buldu.
Ankara bombalaması ile ilgili İstanbul’daki eyleme polis saldırısı
Aynı gün, saat 18:00’de Taksim Meydanı’na çağrı yapan Halkevleri üyeleri, Tramvay Durağı’nın civarında bir oturma eylemi gerçekleştirdi. Polisin saldırısı sonucu eylem yarıda kesilmiş oldu. Ardından Halkevleri üyeleri, Tünel’e çağrısı yapılan eyleme geçti.
Batıkent Halkından Ankara’daki Bombalama ile ilgili Eylem
Yapılan açıklamada saldırının kimin tarafından yapıldığına bakılmaksızın kınandığı belirtildi ve asıl sorumluların günler öncesinden istihbarat aldıklarını söyleyerek bu saldırıya göz yuman, 7 Haziran’dan bu yana ülkeyi savaşa ve kaosa sürükleyen hükümet ve emniyet yetkililerinin olduğu ve derhal istifa etmeleri gerektiği dile getirildi.
AKA-DER Dikmen Şube’den Ankara’daki bombalama ile ilgili eylem
Eylem, Saat 20:00’de Aşık Mahsun-i Şerif Parkı’ndan başladıktan sonra ara sokaklarda devam etti. “Katliamları Seyretme Sokağa Çık Hesap Sor” pankartı ile ajitasyon yapıldı. Mahalle halkı, savaş politikaları yürüterek katliamlar yapan devletten hesap sormaya çağrıldı. Eylemde “Susma Sinme, Boyun Eğme”, “Katillerden hesap sorulacak”, “Katil devlet hesap verecek” sloganları atıldı. Eylem, tekrar Aşık Mahsun-i Şerif Parkı’na gelinerek sonlandırıldı.
AKA-DER Dikmen Şube
AKA-DER Mamak Şube’den zam eylemi
AKA-DER Mamak Şube, Tuzluçayır’da zamları protesto etmek üzere, üzerinde “Zamlara, Kaşıkla Verip Kepçeyle (Ç)almaya, Kıdem Tazminatı Gaspına Boyun Eğmiyoruz!” yazılı pankart astık.
AKA-DER ve Devrimci Parti’den Ankara’daki saldırıya karşı Tuzluçayır’da eylem: “Artık İstifa Yetmez Halk Düşmanları Yargılanacak!”
Ankara Güvenpark’ta akşam saatlerinde yaşanan bombalı saldırının ardından Tuzluçayır Muhtarlığı önünde toplanan AKA-DER ve Devrimci Parti ‘Artık İstifa Yetmez Halk Düşmanları Yargılanacak’ pankartıyla eylem gerçekleştirdi. ‘Halk Düşmanlarına Boyun Eğmeyeceğiz, Katil Devlet Hesap Verecek, Halk Düşmanları Yargılanacak’ sloganlarıyla mahallenin dolaşılmasının ardından tekrar muhtarlık önüne gelinerek eylem sonlandırıldı.
‘Suç işlemeye alenen tahrik’ iddiasıyla açılan davada Sibel Özbudun’a beraat!
Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi, Kaldıraç, AKA-DER, Sibel Hoca’nın Öğrencileri, Barış İçin Akademisyenler ve Eğitim Sen 5 Nolu Üniversiteler Şubesi duruşma öncesi Ankara Adliyesi önünde toplanarak açıklama yaptı. Açıklamanın ardından hep birlikte mahkeme salonuna geçildi.
Sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımların kendisine ait olduğunu söyleyen ve eleştirdiği konunun CHP tarafından Anayasa Mahkemesi’ne taşındığını belirten Özbudun,“Demokrasiler sadece seçimlerle olmaz, insanlar görüşlerini ve eleştirilerini yapabilirler. Bu görüş ve eleştiriler yapılmadığı takdirde sosyal sıkışmalar yaşanabilir.” dedi.
Özbudun’un avukatı Levent Kanat da eylemin düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesini ve müvekkilinin beraatını istedi.
Hakim Aydoğan Levent Gedik kararını açıkladı. Yüklenen suçun unsurları itibariyle oluşmadığını ve yüklenen suç açısından sanığın kastının bulunmadığını vurgulayarak, Özbudun’un beraatına karar verdi.